VIII. Critical Psychology Symposium Programme / Bernameya VIII. Sempozyuma Pîsîkolojiyê ya Rexnegerî / برنامج الندوة الثامنة لعلم النفس النقدي
Erkek şiddetinin psikolojikleştirilmesine izin vermeyeceğiz, her alanda patriyarkayla mücadeleyi büyütmeye devam edeceğiz.
VIII. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu, "Mücadeleyi Hatırlamak, Yeniden İnşayı Düşlemek" başlığıyla 18-19-20 Ekim 2024 tarihinde İstanbul'da gerçekleşecek.
Eleştirel Psikoloji Tartışmaları: Türkiye'den Yaklaşımlar, Gündemler, Tartışmalar başlıklı etkinlik dizisimn dördüncüsü 2 Mart Cumartesi tarihinde gerçekleşecek.
Bu rapor TODAP'ın Hatay’da deprem sonrasında, 12 Haziran – 4 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirdiği çalışma sonucundaki değerlendirmelerini, öneri ve taleplerini içermektedir.
Eleştirel Psikoloji çatısı altında özgün tartışmaların sürdürüldüğü etkinlik dizisinin 3. oturumu 17 Şubat'ta.
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak 5 farklı eksende yaptığımız çalışmalar ile hazırladığımız ve/veya dâhil olduğumuz bildiri, metin ve imza kampanyalarını aşağıda bulabilirsiniz.
Meslek yasamızın olmayışı ve meslek birliği/odamızın eksikliği; bizleri, beraber çalıştığımız diğer meslek çalışanlarını ve psikolojik hizmet alan kişileri olumsuz etkileyecek uygulamalara, hak ihlallerine yol açıyor.
Eleştirel Psikoloji: Yaklaşımlar, Tartışmalar, Gündemler kitabındaki metinlerin, yazarlarının katılımıyla tartışıldığı etkinlik dizisinin 2. oturumu 16 Aralık'ta gerçekleşecek.
7 haftalık Güz Okulu olan bu derslikte, okumalar ve atölyelerle kolektif bir öğrenme deneyimi ile 'psikoloji eleştirisinden' başlayarak 'eleştirel psikolojiye' bir yol haritası çıkaracağız.
TODAP’ın bir bileşeni olarak lisans, yüksek lisans, doktora öğrencilerinin bir araya gelmesiyle Öğrenci Komisyonu’nun 26 Eylül 2023 tarihinde faaliyete geçtiğini bilgilerinize sunuyoruz.
Eleştirel Psikoloji: Yaklaşımlar, Tartışmalar, Gündemler kitabının, yazarlarının katkılarıyla tartışılacağı etkinlik dizisinin ilki Kadıköy'de gerçekleşecek.
"Toplumsal Travmanın Dinamiklerinden Güçlenmenin Olanaklarına: Eleştirel Psikolojik Pencereden Yıkım" başlığı altında kolektif travmayı konuşacağız.
Gezi'nin 10. yılında, direncimizi, umudumuzu büyütmek için saat 19'da Taksim'de bir araya geliyoruz.
Seçim sürecinin yarattığı iklime ve mültecilere, Kürtlere, kadınlara, LGBTİ+'lara yönelik nefret söylemlerine dair açıklamamızdır.
Psikologlar ve psikoloji öğrencileri olarak biz de 1 Mayıs’ta, bulunduğumuz şehirlerde 1 Mayıs alanlarında olacağız.
Deprem nedeniyle ara verdiğimiz atölye çalışmalarının 4. ve 5. modülleri 30 Nisan ve 7 Mayıs tarihlerinde aynı yer ve saatte gerçekleşecek.
6 Şubat Depremi'nin ardından ampute kişilerle nasıl çalışılacağına dair sorulara, alanda deneyimli meslektaşlarımızla cevap arayacağız.
Depremin etkilediği illere dair değerlendirmelerimizi, çıkardığımız bazı sonuçları ve orta-uzun vadeli önerilerimizi kamuoyuyla paylaşıyoruz.
22-24 Ekim 2021 tarihlerinde çevrimiçi ortamda düzenlenen VII. Eleştirel Psikoloji Sempozyumunun bildiri özetleri Türkçe, Kürtçe ve İngilizce olarak yayınlandı.
VII. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu’nu, pandeminin yarattığı belirsizlik nedeniyle daha fazla ertelemek yerine 22-24 Ekim 2021 tarihleri arasında çevrimiçi olarak gerçekleştirme kararı aldık.
Forum: Çalışma Acısı Kimin Acısı?
Tarih: 28 Ekim 2020
Saat: 20.00
Nitelikli Eğitim ve Çalışma Hakkımızdan Daha da Uzağa
Hep birlikte içinden geçmekte olduğumuz bu salgın sürecinde dayanışmanın hem bireysel hem de toplumsal onarım için vazgeçilmez önemde olduğunu düşünmekteyiz.
Şimdiye dek gönderilmiş bildirilerin gelecek yıla aktarıldığını, ayrıca önümüzdeki aylarda tekrar bildiri çağrısına çıkılacağını belirtmek isteriz.
İşverenlerin, işten çıkarmayı, pandemi koşullarında olası talep ve ihtiyaçlara karşı kendince bir tehdit ve cezalandırma yöntemi olarak kullanmaları ile mücadele edilmelidir.
Tüm dünyada ve ülkemizde pandemi krizi devam ederken 1 Mayıs Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü'nü karşılıyor olacağız.
23-24-25 Ekim 2020 tarihinde İstanbul’da “Özgürleşme” ana teması ile gerçekleştirmeyi planladığımız VII. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu’nun bildiri gönderme son tarihini Covid-19 pandemisi nedeniyle 1 Mayıs 2020 tarihine erteledik.
Bu noktada, toplumsal ilişkilerimizin ve iyilik hâlimizin “sağlığını” güçlendirebilmek adına, herkesi dayanışma ilişkilerimizi güçlendirmeye davet ediyoruz. Dayanışmayla..
Savaşa taraf olmaya çalışan ülkenin halkları olarak BARIŞı seçiyoruz.
Yer: Türkan Saylan Kültür Merkezi, Konak Kent Konseyi, Kat 3.
Tarih: 12.10.2019
Saat:17:00
Ankara TODAP 12 Ekim Cumartesi günü saat 16:30’da Hezarfen Kafe'de olacak. Sen de gel…
Herkesi, kadınların mücadelesinin takipçisi ve destekçisi olurken, kadınların adına konuşmadan yapabileceğimiz şeyler üzerine özenle düşünmeye davet ediyoruz. TODAP'tan Erkekler
Hatırlatalım; Suriye, zorla yerinden edilmiş insanların geri gönderileceği güvenli bir ülke değildir.
Barışın sağlanamadığı bir alana insanları zorla göndermek yeni yaralar açmaktadır. Göç etmek insan hakkıdır.
Buluşma yerleri: İncirli Metrobüs Duraği
Buluşma saati: 11.30
İletişim: 0532 154 14 54
0544 498 68 12
1 Mayıs'da İzmir'de Saat: 12.00 'de Cumhuriyet Meydanında
TPD ve TODAP ortak kortejinde buluşuyoruz .
Rabia Naz’ın ölümüyle ilgili hakikati ve adaleti istiyoruz!
Çocuklarımızı korumak için adalet!
Rabia Naz için, çocuklarımız için, hepimiz için adalet!
Herhangi bir etik ihlali, ortaya çıkarmayı ve görünür kılmayı, mesleğimizi ve meslek etiğini savunmanın bir gerekliliği ve aynı zamanda istismara maruz kalmış kişilerle dayanışma yolu olarak görüyoruz.
Daha fazla çocuğun bu döngüde kaybolup gitmemesi için çocuk hapishanelerinin derhal kapatılması gerektiğini psikologlar olarak bir kez daha dile getiriyoruz.
Tarih: 22 Aralık 2018 Cumartesi
Yer: Turtle's Pub (Alsancak Mahallesi, 1485. Sk. No:22, 35520 Konak/İzmir)
Başlangıç Saati: 20.30
Yer: Ren Bar
Tarih: 15 Aralık 2018 Cumartesi
Saat: 20.00
Adres: Kurabiye Sok. No:19 (Rock’n Rolla yanı) Taksim/İSTANBUL
1. Gün: 24 Kasım 2018 Cumartesi / 10:30 - 17:30
2. Gün: 25 Kasım 2018 Pazar / 10:30 - 17:00
25 Kasım Pazar
İstanbul , Taksim Tünel Meydanı 17.00
İzmir, Kıbrıs Şehitleri Caddesi, ÖYSM önü , 17.00 (İletişim 0 553 3899241)
Ata Soyer Sağlık ve Politika Araştırmaları Merkezi
6 Ekim 2018- Cumartesi
Saat: 17:00
19-21 Ekim 2018, İzmir
Zaman: 29 Eylül Cumartesi, 18.00'den itibaren
Yer: Muaf Kadıköy
Sempozyumla ilgili duyuruları elestirelpsikolojisempozyumu.blogspot.com veya todap.org'tan takip edebilirsiniz.
Katılım formu: https://docs.google.com/forms/d/e/1FAIpQLSdZlAMQZMk_HCxmopMy7P4X7hLEmWWmHvK4fw_oQ_yQh4-9Hg/viewform
8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği Kadın Komisyonu'ndan gönüllüler olarak Mart ayı içinde "Kadınlarla Psikoloji Söyleşileri" düzenliyoruz.
Olağanüstü Hal rejiminin gündelik hayatlarımızı etkileyen, hissedilen ve görünen pek çok yüzü var. Görünenler kadar yıkıcı bir görünmeyen yüzü OHAL'in kadınların hayatlarında yol açtığı tahribattır.
Eleştirel Psikoloji Bülteni'nin Mayıs 2018'de yayımlanacak olan 8. sayısının dosya konusu, Ekim 2016'da gerçekleştirilen V. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu'nun da ana teması olan Eleştirel Psikoloji ve Psikososyal Dayanışma olacaktır.
Aşağıda Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak 2016 yılının Ocak ayı ile Aralık ayı arasında yaptığımız işlerin listesini bulabilirsiniz.
Bir-aradalık: Hâller, Dinamikler, İmkânlar
Ekim 2018 / İzmir
Praxis der Kritischen Psychologie in Deutschland und der Türkei/Praxis of Critical Psychology in Germany and Turkey/Rosa Luxemburg Stiftung, Franz-Mehring-Platz 1, 10243 Berlin
24.-25.3.2018
TODAP bülteni olarak faaliyet gösterecek olan Psikoloji ve Toplum'un ilk sayısı karşınızda!
Yer: Muaf Kadıköy
Tarih: 15 Aralık 2017 Cuma
Saat: 20:00
Aslı Karasaç Özkaya program sırasında “norm dışında” kalan cinsel yönelim ve cinsiyet kimliklerine yönelik ayrımcı söylemlerde bulunmuş ve bu kişilere yönelik nefreti desteklemiştir.
1. GÜN: 16 Aralık 2017 Cumartesi / 10:30 - 17:30
2. GÜN: 17 Aralık 2017 Pazar / 10:30 - 17:00
Üzülerek görüyoruz ki, bu açıklamalar, psikoloji alanındaki güncel bilimsel bilgilere dayanmayan, transfobik ve ayrımcı nitelikte açıklamalardır.
1. GÜN: 23 Aralık 2017 Cumartesi / 10:30 - 17:30
2. GÜN: 24 Aralık 2017 Pazar / 10:30 - 17:00
Yer: Leylek Cafe - Küçükparmakkapı Sok. No:15 D:3, Beyoğlu/İstanbul
Zaman: 28 Ekim 2017, 17:00
İletişim: 544 498 68 12, 507 126 95 98
Yer : Kulübe Kafe- 1484 Sk. No : 6 Alsancak
Tarih : 14 Ekim 2017 Cumartesi, 17:00
İletişim : 533 5787999; 553 3899241
2017 Sonbahar grupları şu şekildedir:
- Mesleğe Yeni Başlayanlar Grubu
- Araştırma Alanı Grubu
Psikologlar eşcinselliğin hastalık kategorisinden çıkarılmasını kutluyor ve LGBTİ+’lere yönelik ayrımcılığa karşı mücadele ediyor!
Yönetmelik değişimin şeffaf ve tartışmalı bir süreçten geçmemesi bu gibi durumların yasallaşacağına dair söylentileri ve kaygıları çoğaltmaktadır.
Hiç kimsenin yaşamak/yaşatmak için ölmeyi düşünmediği veya ölmek zorunda kalmadığı, yaşatmak için daha fazla yaşamayı hayal edebildiği bir toplumsal dayanışmayı örgütlemekle sorumluyuz.
1 MAYIS'TA ALANLARDAYIZ !
Konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz.
2 Nisan 2017 Pazar 10:00-18.00
Yer: Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST)
İnadına İsyan! İnadına Özgürlük!
Olup Bitene 'Şark Despotizmi' Üzerinden Bakmak"
5 Mart 2017 Pazar 10:00-18.00
Yer: Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST)
Azınlık, göçmen veya mülteciler için anadil olgusunun hayatın içinde, okulda, terapi odasında veya toplumda nasıl konumlandığını tartışacağız.
Kahvaltı eşliğinde psikoloji eğitimlerini tartışıyoruz.
12 Şubat 2017 Pazar günü saat 11-14 arası Eğitim Sen Taksim
Er ya da geç geleceğini bildiğimiz güzel günler için her koşulda yan yana mücadeleyi sürdürerek...
Ne söylense az bunca acının üstüne…
Nefret ve çatışma ikliminin giderek arttığı ülkemizde de, son bir buçuk yılda 24 terör saldırısı yaşandı.
Kaygılıyız, üzüntülüyüz, öfkeliyiz; ama yaşamdan ve barıştan yana durmaktan vazgeçmeyeceğiz.
Zaman: 24 Aralık Cumartesi 19.30
Yer: Leylek Cafe ve Sanat Evi
Küçükparmakkapı Sok. No: 15/3 Beyoğlu
İletişim: 544 498 68 12
24 Aralık 2016 Cumartesi 10.00 / 18.00
3 Aralık Cumartesi günü tüm psikoloji öğrencilerini ve mezunlarını bekliyoruz.
Bu yasa tasarısını kabul etmiyor, hükümetten tasarıyı derhal geri çekmesini talep ediyoruz.
Aralarında TODAP Kadın Komisyonu'nun da bulunduğu kadın örgütlerinin çağrısıdır.
İnsanların birlikte yaşamasının dayanışmayla mümkün olacağına içtenlikle inanıyoruz.
Atölyelerin ilki olan “Ayrımcılık” modülünde; eşitlik, hakkaniyet ve gündelik pratiklerde ayrımcılık ile ilgili başlıklar interaktif etkinliklerle ele alınacak ve ardından deneyim paylaşımları ile pekiştirilecektir.
Yer: Leylek Cafe - Küçükparmakkapı Sok. No:15 D:3, Beyoğlu/İstanbul
Zaman: 5 Kasım 2016, 17:00
İletişim: 544 498 68 12, 507 126 95 98
10 Ekim Ankara Katliamı'nın yıldönümünde, bileşenlerinden olduğumuz PSDA'nın yaptığı açıklamayı paylaşıyoruz.
Çocuk Cezaevleri Kapatılsın Girişimi olarak, bir kere daha hapishanede yaşamını yitiren bir çocuk hakkında açıklama yapmaktan dolayı büyük utanç, öfke ve üzüntü duyuyoruz.
14-16 Ekim tarihlerinde Mersin'de düzenlenecek olan sempozyumun programına ve kayıt formuna buradan ulaşabilirsiniz.
Orada bulunarak, barışı, psikolojiyi ve kongrelerin sorunlarını konuşacak üyelerimize ve meslektaşlarımıza bu zor zamanlarda bir kez daha selamlarımızı göndeririz.
Son KHK'larla işten çıkarılan BAK imzacısı akademisyenlerin ve KESK üyelerinin yanındayız.
Siirt’te Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na (ASPB) bağlı bir cocuk evinde kalmakta olan ve yakın bir süre içerisinde 18 yaşını doldurarak reşit olan bir kız çocuğunun, kuruluşta psikolog olarak çalışan biri ile evlendigi bilinmektedir.
Sürdürülen savaş politikaları çerçevesinde demokratik alanda mücadele yürüten birçok kişinin hukuksuz uygulamalarla karşı karşıya geldiğini gözlemliyor ve bu gelişmelerden endişe duyuyoruz.
Bizler Toplumsal Dayanışma İçin Psikologlar Derneği(TODAP)'ndeki farklı üniversitelerden öğrenciler olarak tercih döneminde sizlere yardımcı olmak için bir araya geldik.
Arkadaşımızın hayatını alt üst eden asılsız suçlamanın bir an önce geri alınmasını istiyoruz.
Herkesi darbelere ve her tür anti-demokratik uygulamaya karşı çıkmaya, dayanışmacı bir mücadeleye çağırıyoruz.
Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Genel Merkez Yönetim Kurulu imzasıyla yayımlanan bir metinde, Mor Çatı ve Todap'ın hazırladığı ortak bir ilandan bahsedilmiş...
Tutuklulukların son bulması, adalet ve barış talebimizde ısrarcıyız.
Son bombalı saldırılardan etkilenenlerin yanında olduğumuzu, kişilerin psikososyal dayanışma ağımıza aşağıdaki iletişim yollarından ulaşabileceklerini bildiririz.
TODAP'tan Erkek Psikologlar ve Psikoloji Öğrencileri'nden Bolu'daki Kadın Meslektaşa Dayanışma Mesajı
Program Wernicke-Korsakoff’lular ve Eski Mahpuslarla Dayanışma Girişimi inisiyatifinde yürütülecek ve TODAP üyesi psikologlar tarafından genel koordinasyonu sağlanacaktır.
Basın açıklaması 22.06.2016 Çarşamba, saat:12:30'da Ata Soyer Sağlık ve Politika Araştırmaları Derneği'nde gerçekleştirilecek.
Özgür Gündem gazetesi ile dayanışma amacıyla Nöbetçi Eş Yayın Yönetmenliği görevi üstlenen TİHV Başkanı ŞEBNEM KORUR FİNCANCI, Gazeteci-yazar AHMET NESİN ve Sınır Tanımayan Gazeteciler RSF Türkiye temsilcisi EROL ÖNDEROĞLU ile dayanışmak için “ ÖZGÜRLÜK NÖBETİ” başlatıyoruz.
LGBTİ+’lerin hedef gösterilmesini kınıyoruz.
Gerek bu uygulama gerekse savaş ve baskı politikalarına karşı mücadele verenlerin yanında olduğumuzu bir daha ifade ediyor, dayanışma duygularımızı sunuyoruz.
Kaygılıyız, üzüntülüyüz, öfkeliyiz; ama yaşamdan ve barıştan yana durmaktan vazgeçmeyeceğimizi söylemeye devam ediyoruz.
V. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu 14, 15, 16 Ekim'de Mersin'de yapılacaktır. Bildiri özeti çağrısını burada bulabilirsiniz.
29 Mayıs 2016 Pazar 11:00 - 17:00
Konuyla ilgili farkındalık ve kamuoyu yaratmak amacıyla, 17 Mayıs akşamı 21.00’da bir twitter eylemi gerçekleştireceğiz.
İhtiyaç duyanlar ve destek almak isteyenler için çalışmalarımızın halen sürdüğünü ve yönlendirmelerin devam ettiğini bildirmek isteriz.
14 Mayıs 2016 Cumartesi / 10:00-18:00
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği(TODAP) olarak düzenlediğimiz ve yürüteceğimiz, 3 modül olarak tasarladığımız "Ben ve Başkaları" temalı Barış Atölyeleri bu Pazar günü başlıyor.
Pazar günü saat 11.00'de Konak Eski Sümerbank Önü'nde buluşuyoruz.
Pazar günü saat 11.00'de Metrobüs Zeytinburnu Durağının çıkışında buluşuyoruz.
Çocuk evliliklerine mahkemeler tarafından verilen izinlerin yarattığı hak ihlallerinin önlenmesi için; çocuğun insan haklarıyla ilgili çalışan örgütlerin kısa, öz ve ortak açıklamasıdır.
Türkiye'yi ve dünyayı özgür, eşit ve adil bir şekilde yaşanabilir yerler yapmak için TODAP olarak psikoloji öğrencilerini ve psikologları 1 Mayıs'ta alanlara davet ediyoruz.
22 Nisan'da Çağlayan "Adalet" sarayında, duruşmalara ilişkin tepkimizi göstermek ve hukuksuzluklara karşı ses çıkarmak için binlerce kişi buluşacağız.
Poyraz Ali Şahsında,
Hapishanelerde Anneleriyle Beraber Tutulan 0-6 Yaş Çocuklar ve Anneleri İçin Özgürlük Talep Ediyoruz.
20 Nisan 2016 Çarşamba, 9.00
Karaman Ağır Ceza Mahkemesi
“Psikoloji Lisans Eğitimi Öğrenci Forumları”nda bir araya geldik. Birinci buluşmayı İstanbul’da ve ardından diğer buluşmaları İzmir, Ankara, Mersin ve yine İstanbul’da gerçekleştirdik.
17 Nisan Pazar, 10.00-17.30
17 Nisan Pazar, 10.00-17.30
EFPA (Avrupa Psikologlar Birlikleri Federasyonu) Türkiye’de psikologların tutuklanmasını resmi olarak protesto etmekte ve Barış için Akademisyenler girişimine karşı artan devlet baskısına yönelik endişelerini bildirmektedir.
Türkiye hükümetini, vicdan, ifade ve örgütlenme hürriyetine ilişkin temel demokratik özgürlüklere saygıyı ve ihlal edilen bütün hakların iadesini temin etmeye çağırıyoruz.
Meslektaşlarımızı da 30 Mart Çarşamba günü saat 09.00'da Aziz Kaplan'la dayanışmak üzere Kocaeli Adliyesi'ne davet ediyoruz.
Cinsel Sömürü ve İstismarın Gerçekleştiği Kurumları Değil
Cinsel Şiddettin Her Türünden Çocukları Korumalısınız!
Baskıların kaldırılması için yurtdışında bulunan meslek örgütleriyle bir çağrı paylaştık.
1. Gün: 2 Nisan 2016 Cumartesi / 10:30-17:30
2. Gün: 3 Nisan 2016 Pazar / 10:30-17:30
Barış istediği için tutuklanan üyemiz Esra Mungan, Bakırköy Kadın Cezaevi'nde tecrit altına alınmıştır.
Kaygılıyız, üzüntülüyüz, öfkeliyiz; ama yaşamdan ve barıştan yana durmaktan vazgeçmeyeceğiz.
Meslektaşımız Esra Mungan yalnız değildir!/Our colleague Esra Mungan is not alone!
Muzaffer Kaya yalnız değildir!/Muzaffer Kaya is not alone!
Kıvanç Ersoy yalnız değildir!/Kıvanç Ersoy is not alone!
Chris Stephenson yalnız değildir!/Chris Stephenson is not alone!
Barışın akademisyenleri yalnız değildir!/Academics for Peace are not alone!
Esra Mungan ve üç akademisyen arkadaşı kendi ayaklarıyla gittikleri emniyette, kaçma şüphesi taşımadıkları halde gözaltına alındı.
Ankara’da yaşanan üçüncü bombalı saldırıda hayatını kaybeden herkesi saygıyla anıyor, hayatta kalanlar ve yakınlarıyla dayanışma içinde olduğumuzu ifade ediyoruz.
Ankara’yı tekrar vurdular. 13 Mart 2016 günü Ankara Kızılay’da gerçekleşen bombalı saldırı nedeniyle bir kez daha sarsılmış durumdayız.
Psikoloji ve psikiyatrinin kadına ve travmaya bakışı da tarihselliği içinde ele alınmalı elbette. Eğer Vietnam Savaşı’nın sonlarında gelişen savaş karşıtı hareket olmasaydı, savaşan “kahraman” erkeklerin savaş nedeniyle psikolojilerinin bozulabileceği düşünülemezdi dahi.
LGBTİ dostu belediye olma sözü veren Kadıköy Belediyesi billboardlarında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Kadın ve LGBTİ örgütlerine yer verdi.
LGBTİ’lere yönelik nefreti kampanya haline getirmek, üzerinde “lezbiyenim, biseksüelim, transım” yazan bir görselin kaldırılması için başlatılan bir kampanyaya aracı olmak düşünce özgürlüğü değildir.
1. gün: 5 Mart 2016 Cumartesi / 10:30 - 17:30
2. gün: 6 Mart 2016 Pazar / 10:30 - 17:30
3 Mart 2016'da saat 18.00'de, Bilgi Üniversitesi Santranİstanbul Kampüsü'nde
Çalıştayın ayrıntılı programına buradan ulaşabilirsiniz.
Çalıştayı 27-28 Şubat tarihlerinde Eğitim Sen 2 No'lu Kadiköy Şubesi Toplantı Salonu'nda düzenliyoruz.
Yaşam hakkına ve barış içinde bir arada yaşama isteğine yönelik bu saldırıda hayatını kaybeden insanlar olması sonucu acılı ve derinden üzgünüz.
Aşağıda Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak 2015 yılının Ocak ayı ile Aralık ayı arasında yaptığımız işlerin listesini bulabilirsiniz.
Aşağıda Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak 2014 yılının Ocak ayı ile Aralık ayı arasında yaptığımız işlerin listesini bulabilirsiniz.
Aşağıda Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak 2013 yılının Ocak ayı ile Aralık ayı arasında yaptığımız işlerin listesini bulabilirsiniz.
17-19 Şubat 2016
20-21 Şubat 2016
Eşitlik, hakkaniyet ve gündelik pratiklerde ayrımcılık ile ilgili başlıklar interaktif etkinliklerle ele alınacaktır.
Atölye dizisi kapsamında her bir başlık ayrı bir modül olarak ele alınacaktır.
Eleştirel Psikologlar Derneği (Gesellschaft kritischer Psychologen und Psychologinnen – GKPP) akademisyenlere destek çağrısında bulundu.
Günlerce, haftalarca süren sokağa çıkma yasaklarıyla yüz binlerce insanın, tüm insan haklarının ihlal edildiği bir süreci yaşıyoruz.
Çocuklar öldürülüyor. Çocukların öldürüldüğü bir ülkede nasıl bir gelecek kuracağız? Bizim buna rızamız yok.
Lambdaistanbul Ruh Sağlığı Komisyonu ve TODAP ortak etkinliği olarak yapılacak atölyenin duyurusunu burada bulabilirsiniz.
Direnen işçiler maden de çalışan akadaşlarına en güzel mesajı hazırladıkları pankartla veriyorlar: “Buraya bak! Dün bizim de işimiz vardı!”. Patrondan talepleri ise çok net: “İşimizi geri istiyoruz!”
“Yurdunu sevmeliymiş insan, öyle diyor hep babam
Benim yurdum ikiye bölünmüş ortasından, hangi yarısını sevmeli insan?”
Film gösterimi ve tartışma buluşması bir başka tarihe ertelenmiştir. Etkinliğin gerçekleşeceği tarih belirlendiğinde tekrar duyurusu yapılacaktır.
Barış İçin Akademisyenler Girişimi'nin "barış ve müzakere" çağrısına destek verdiğimizi ve kendileriyle dayanışma içinde olacağımız kamuoyuna beyan ediyoruz.
"Çocuklar İçin Barış" diyen bütün kurumları, bireyleri, basın emekçilerini sesimizi ve taleplerimizi yükseltmek üzere, 13 Ocak günü Saat:1230’da; İstanbul, Ankara ve İzmir’de bekliyoruz.
Hepinizi, bu belgeseli hep birlikte izlemeye, hayvan dostlarımızla ilgili düşünmeye ve tartışmaya davet ediyoruz.
İnsan hakları aktivisti Zafer Kıraç, bir süre önce cezaevindeki çocukların ücretsiz mektuplaşabilmesi için bir imza kampanyası başlattı.
En insani tepkiler “Cumhurbaşkanına hakaret”, “Terör örgütü propagandası yapmak” gibi bir takım ucu açık gerekçelerle cezalandırılıyor.
Bir yandan "Barış ve Psikoloji" temasını önemsediğimiz, bir yandan da kongrenin ücretli olması gerekliliğine ikna olamayışımız nedeniyle Kongre Düzenleme Kuruluna bir çağrı yapmak istedik.
Yasaklara, işkenceye ve savaşa karşı verilen imzaların sesini çiçeklerle sokağa taşıdık. Videoyu burada bulabilirsiniz.
Bilindiği üzere sokağa çıkma yasağı ilan edilen bölgelerde çocukların yaşam hakları ihlal edildiği gibi insan hakları hukukuna aykırı olarak; eğitim hakları da ihlal edilmektedir.
Toplanan imzaları sembolik olarak sokakta kamuoyuyla paylaşarak sonlandırıyoruz.
Hemen şimdi, bugünümüzü yok eden ve geleceğimizi düşmanlıkla ören savaşın bitmesi için, sonra da bir arada eşitlik ve barış içerisinde yaşamak için ihtiyacımız olan koşulları yaratmaya psikologlar olarak katkıda bulunabiliriz.
Biz çocuk ve insan hakları örgütleri, sendikalar, meslek örgütleri, akademisyenler, sanatçılar, milletvekilleri, gazeteciler, kadın ve LGBTİ örgütleri, öğrenciler, sivil inisiyatifler, siyasi parti ve oluşumlar olarak ülkemizde 7 Haziran’dan bugüne devam eden çatışma ortamının acilen son bulmasını istiyoruz.
Osman Evcan’ın Talepleri Karşılanmalı, Hapishanelerdeki Besinler Mahpusların Sağlık ve İnançlarına Uygun Hale Getirilmelidir.
İnsanlığa karşı bir suç olarak yürürlükte olan yasaklara karşı olan her insanın bu konuda yapabileceği birşey vardır. Gelin, birlikte umudun ve dayanışmanın kapısından daha çok ışık girmesini sağlayalım.
Her şeye rağmen birlikte ve mücadele içerisinde olabilmek, baskı ve sömürünün tüm biçimlerini yerle bir etmemiz için sahip olunabilecek en güçlü umut kaynağıdır.
#YasağıKaldır #QedexeyêRakin #LiftTheCurfew
Cizre, Nusaybin, Silopi, Sur ve başka birçok kentte uygulanmakta olan sokağa çıkma yasaklarının kaldırılması için bir kampanya başlatıyoruz.
Yaşananları kınadığımızı tüm kamuoyu ile paylaşmak istiyor, buna derhal son verilmesi gerektiğine inanıyoruz.
Son altı ay içinde 2000 insan öldü bu topraklarda bu da günde 11.11 kişiye denk geliyor.
Tek ihtiyacımız olan her gecenin bir şafağının olduğunu bilmek...
"Dayanışmacı Ruh Sağlığı Çalışması Olabilir mi?" başlığında bir sunumla katılacağımız konferansın programına buradan ulaşabilirsiniz.
LGBTİ mahpusların tek tutulma hali devam etmektedir.
10 Ekim Dayanışması tarafından 5 Aralık'ta Ankara'da gerçekleştirilecek olan panelin programını burada bulabilirsiniz.
Biz TODAP’lı kadınlar, TMMOB'lu kadınların yanında ve mücadelelerine ortağız!
Bu intiharın politik olduğunu biliyor ve devleti çocuk haklarına ve insan onuruna uygun politika üretmeye çağırıyoruz.
Çocukları koruyan ve destekleyen, hapsetmeye alternatif yöntemlerin temel alındığı bir çocuk adalet sisteminin mümkün olduğuna inanıyoruz.
PÖMYAP tarafından düzenlenecek olan ve konuşmacı olarak katılacağımız 2. Meslek Yasası Çalıştayı'nın programını aşağıda bulabilirsiniz.
Hacettepe Üniversitesi'nde düzenlenecek olan ve konuşmacı olarak katılacağımız etkinliğin çağrısını aşağıda bulabilirsiniz.
Engelli Bakım Merkezleri Yönetmeliği Değişikliğine Karşı Kampanya (12-20 KASIM)
4 Kasım'da Okan Üniversitesi'nde düzenlenecek panelin duyurusunu burada bulabilirsiniz.
Çocukların tüm bu travmaları nasıl deneyimledikleri ve onlara nasıl yardımcı olunabileceği biz yetişkinlerin bir diğer sorumluluk alanıdır.
Bu dayanışmanın bir parçası olarak, fiziksel ve psikolojik yaralarımızı sarmanının dayanışmasını da göstermek önemlidir.
Ev ve kurum ziyaretleri yapmayı, kişileri ruhsal travma ve sonrası oluşabilecekler ile ilgili bilgilendirmeyi, bireysel ve grup psikoterapileri hizmeti sunmayı planlıyoruz.
ODTÜ Ortak Yaşam Günleri: Barışın Bilgisini Üretmeye Çağırıyoruz etkinliğinin programını burada bulabilirsiniz.
Dayanışmayı yükselten, kendimizi ifadeyi kolaylaştıran, farklı disiplinlerden deneyimlerimizi paylaşmayı mümkün kılan bir yöntemle biraraya gelmeyi planlıyoruz.
TODAP'ın emek, demokrasi ve barış mücadelesi içinde yer almaya çalışan bir meslek örgütü olduğu düşüncesiyle toplantıyı yine de yapma kararı aldık.
Evlerimize, iş yerlerimize, arabalarımıza siyah bezler asıyoruz, yakalarımıza siyah kurdeleler takıyoruz.
DİSK, KESK, TTB ve TMMOB tarafından 12-13 Ekim için ilan edilen greve TODAP olarak biz de destek vereceğiz.
Dünyadaki eleştirel psikoloji pratiklerini tartıştığımız, metin ve deneyimleri eleştirel bir şekilde birlikte okuduğumuz toplantılar düzenliyoruz.
Tüm zeminlerden, yaşadığımız, çalıştığımız tüm alanlardan haykırıyoruz: Yeter Artık!
17 Ekim Cumartesi saat 17.00'de...
Savaşı tehlikeli bir ateş oyununa benzetmiştik. İşe o ateşin temel yakıtı nefrettir. Nefret soğukkanlı da olabilen bir yıkıcılıktır.
Deliliğe Övgü ya da Nasıl "Akıl"landık?
Mülteci çocukların eğitim hakkı bir lütuf değil, devletlerin yükümlülüğüdür.
Çalışma koşullarının ve verilen hizmetin dönüştürülmesine yönelik yapacaklarımız yol gösterici olacağını düşünüyoruz.
Tüm meslektaşlarımızı, barış ve adalet isteyen kesimlerin yanında olmaya davet ediyoruz.
Derneğimiz üyesi Evren Evrim Önal'ın 6 Eylül'de okuduğu metni burada bulabilirsiniz.
Derneğimiz üyesi Ebru Ergün'ün 6 Eylül'de okuduğu metni burada bulabilirsiniz.
TODAP ve Lamdaistanbul Ruh Sağlığı Komisyonu olarak düzenlediğimiz etkinliğe bekliyoruz.
Herkese Sesleniyoruz!
DOĞAYI VE YAŞAMI,
EŞİTLİĞİ VE KARDEŞLİĞİ, ÖZGÜRLÜĞÜ VE BARIŞI
MEYDAN MEYDAN, SOKAK SOKAK, EV EV SAVUNACAĞIZ!
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Arazisinde Ranta ve Talana İzin Vermeyeceğiz!
Çocuk cezaevleri kapatılana dek orada görevini zor mücadeleler ile yerine getirmeye çalışan meslektaşlarımızın yanındayız.
Barıştan yana taraf olanların sesinin daha çok çıkması başka insanların, çocukların ölmemesi için şarttır.
“Suruç Psikososyal Dayanışma Ağı” nı oluşturduklarını sizlerle paylaşmak için toplanmış bulunuyoruz.
Hepimizin başı sağolsun.
Saldırı Kınıyoruz!
Son olarak beşinci buluşmayı yine İstanbul’da gerçekleştirdik.
Bölgede ve ülkede barışın imkânları büyük ölçüde daraltılmıştır. Buna göz yumamayız.
Bu metinde emek/sınıf eksenli bir yaklaşıma sahip bir öğrenci oluşumunun nasıl özelliklerinin olabileceğine dair bazı fikirler sunacağım.
LGBTİ BİREYLERE YÖNELİK HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞI, ONUR YÜRÜYÜŞÜ'NÜN ENGELLENMESİNİ VE SOKAKTA UYGULANAN İŞKENCEYİ KINIYORUZ.
Gerçekleştirilmesi engellenen Onur Yürüyüşü öncesinde, polisin engellemek istemesine rağmen yaptığımız basın açıklamasının metinlerini burada bulabilirsiniz.
Özgürlüklerin ve haksızlığa karşı mücadelenin desteklendiği, tüm üniversite bileşenlerinin haklarının güvence altına alındığı ve emeğin korunduğu bir üniversite anlayışı için...
Tüm ruh sağlığı çalışanlarını ve öğrencilerini 28 Haziran'da 13. İstanbul Onur Yürüyüşü öncesinde gerçekleştireceğimiz basın açıklamasına davet ediyoruz.
Eğitim Sen İstanbul 3 No'lu Şube tarafından düzenlenen panelin afişini burada bulabilirsiniz.
Eğitim Sen İstanbul 3 No'lu Şube tarafından düzenlenen panelin afişini burada bulabilirsiniz.
TODAP ve Lambdaistanbul Ruh Sağlığı Komisyonu olarak birlikte gerçekleştireceğimiz atölyeye hepinizi bekliyoruz.
Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, Psikoloji Bölümü öğrencileri olarak can güvenliği ve eğitim hakkımızı istiyoruz!
Saldırıların doğrudan ve dolaylı sorumluları, HDP'ye ve Kürt halkına karşı nefret dolu, hakaretamiz, saldırgan ve hedef gösterici bir söylem kullananlardır.
Homofobik/transfobik kitaplara karşı başlattığımız imza kampanyasının metnini aşağıda, kampanya bağlantısını da burada bulabilirsiniz.
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği olarak bizler, meşru ve güçlendirici hak arayışınızı destekliyoruz.
Psikoloji lisans eğitimini değerlendirmek, eksik yanlarını tartışmak ve bunlara yönelik öneriler getirmek üzere Mersin Üniversitesi’nde bir araya geldik.
Bir önceki toplantıda oluşturduğumuz anketin düşünceler ve öneriler bölümü üzerine çalışmamıza başladık ve anketin uygulama biçimi ile ilgili düşüncelerimizi karara bağladık.
Madenci yakınlarının ve onlarla dayanışma içinde olanların öfke ve üzüntüsünü paylaşıyor, katliamda hayatını kaybedenleri saygıyla anıyoruz.
Öğrenci forumlarının beşincisini 17 Mayıs 2015 Pazar günü yeniden İstanbul’da bir vakıf üniversitesinde düzenleyeceğiz.
TODAP üyesi Burcu Çolak'ın bir yazısını paylaşıyoruz.
TODAP üyesi Banu Bülbül'ün bir yazısını paylaşıyoruz.
ODTÜ'de yapılan 3. buluşmanın raporunu burada bulabilirsiniz.
İzmir, Mersin ve İstanbul için buluşma bilgilerini burada bulabilirsiniz.
Anket sorularını demografik özellikler, çalışma koşulları, kurum içinde yapılan çalışmalar, tüzük, hak ihlalleri ve öneriler-fikirler şeklinde 6 kategoriye ayırmıştık.
Ege Üniversitesi Felsefe Bölümü tarafından düzenlenecek sempozyumun programını burada bulabilirsiniz.
Nitelikli Eğitim ve Çalışma Hakkımızdan Daha da Uzağa
Verilen psikoloji eğitiminin içerik ve/veya yöntemine dair rahatsızlık duyan, bunu değiştirmek isteyen, Mersin ve Adana'daki tüm psikoloji öğrencileri buluşmamıza davetlidir.
Bu davada sadece şirket değil, devlet ve hükümet de sorumludur.
Konuşulamayanın 100. Yılında Psikoloji, Yüzleşme ve Toplumsal Adalet Sempozyumu'nun programını burada bulabilirsiniz.
13 Nisan Pazartesi günü Soma katliamının ilk davası Akhisar'da görülmeye başlanacak.
Eleştirel Psikoloji Bülteni'nin "Direniş, Dayanışma, Psikoloji" başlıklı 6. sayısı yayında.
Dayanışmacı, ortaklaşmacı değerlerin öne çıkarıldığı, sömürüsüz bir dünya için sınıf dayanışmasını yükseltme hedefiyle 1 Mayıs’ta alanlardayız!
Önceki toplantılarda ortaya çıkan tüzük, merkezlerdeki işleyişle çalışma koşulları ve hak ihlallerine dair anket sorularının düzenlenmesi ve genişletilmesi için çalışmalara devam ediyoruz.
Önceki toplantılarda ortaya çıkan tüzük, merkezlerdeki işleyişle çalışma koşulları ve hak ihlallerine dair anket sorularının düzenlenmesi ve genişletilmesi için çalışmalara devam ediyoruz.
Roboskî’de askerin katlettiği 8 katır, Türkiye’de yaşama, umuda, barış ve adaletin katledilmesi demektir.
Biz bugün bir kere daha çocukların toplumdan, şehirden ve denetimden uzak bir şekilde yaşadıkları kurumlarda birçok olumsuzluklarla başbaşa kaldığını görüyoruz.
İkinci forumu 7 Mart 2015 Cumartesi günü İzmir’de, Türkan Saylan Alsancak Kültür Sanat Merkezi’nde düzenledik.
Öğrenci forumlarının üçüncüsünü 29 Mart 2015 Pazar günü Ankara'da ODTÜ Fizik Bölümü P-1 Amfisi'nde düzenliyoruz.
Herkesi kadına yönelik şiddetle mücadelede hukukun, psikolojinin ve feminist politikanın sınırlarını ve imkanlarını tartışmaya davet ediyoruz.
Bu toplantımızda da yönetmeliği incelemeyi sonlandırarak, anket maddelerini tamamlayıp, anketin içeriğinin ve sorularının nasıl olacağına karar vereceğiz.
18 Nisan Cumartesi günü düzenlenecek olan sempozyumun bilgilerine buradan ulaşabilirsiniz.
Etkinlikte TODAP üyesi İpek Demirok da Psikososyal Destekten Dayanışmaya: Todap Soma Çalışması başlıklı bir sunum yapacaktır
Panel programını ve yer ve zamanına dair bilgileri burada bulabilirsiniz.
Bu toplantımızda da yönetmeliği incelemeye devam ederek anket maddelerini tamamlayıp, anketin içeriğinin nasıl olacağına karar vereceğiz.
Yaşanan vahşetin güç ilişkileri, ataerki ile ilişkisi göz ardı edilerek, erkeklerde bulunan bir bozukluk ve sapkınlıkla açıklanmaya çalışılmasını reddediyoruz.
İmamların dini destek sunmaları için hastanelerde görevlendirilmelerine karşı çıkıyor ve bu protokolün iptal edilmesini talep ediyoruz.
13 Aralık 2014'te İstanbul'da yapılan ilk buluşmanın raporunu burada bulabilirsiniz.
Öğrenci forumlarının ikinci ayağını 7 Mart Cumartesi günü İzmir’de Türkan Saylan Alsancak Kültür Sanat Merkezi’nde düzenliyoruz.
Bir anket formu hazırlayarak yüz yüze görüşmelerin yapılması ve psikologların tabi olduğu yönetmelikle ilgili konuşmak için bir araya geleceğiz.
20 Şubat Cuma günü İstanbul ve İzmir'de basın açıklamaları gerçekleştirilecektir.
28 Şubat Cumartesi günü saat 13:00’da, bu defa İBB’nin Saraçhane’deki başkanlık binası önünde olacağız.
Arkadaşları ve üniversitenin öğrencileri 18 Şubat Çarşamba günü saat 09.00'da Çağ Üniversitesi önünde buluşarak karayolunda bir yürüyüş gerçekleştirecektir.
Bu vahşet, bir sapıklığa, bir bozukluğa değil toplumsal, politik ve hukuki bir soruna işaret ediyor.
TODAP Ankara Söyleşilerinin ilkini 21 Şubat'ta gerçekleştiriyoruz.
Bu toplantıda, hazırladığımız blogda yayınladığımız anketin sonuçlarından yola çıkarak, yola nasıl devam edeceğimizi planlayacağız.
Bu toplanmada söylemsel psikoloji üzerine konuşmaya devam etmekle birlikte özellikle etnografi üzerine konuşmayı planlıyoruz.
Meslektaşlarımızdan blogda yer alan anketi öncelikli sorun olarak gördükleri 3 maddeyi seçecek şekilde doldurmasını rica ediyoruz.
Metal işçileri ne karar verirlerse versinler yanlarında olacağımızı ilan ediyoruz!
Bu durum açık bir şekilde, insan haklarının ve bunun yanı sıra bilimsel/ mesleki standartların ciddi ihlali anlamına gelmektedir.
Üyemiz Baran Gürsel'in Praksis dergisinde yayınlanan bir yazısını sizinle paylaşıyoruz.
Göçmenlere ve özellikle de kadınlara karşı devlet eliyle yürütülen bu ayrımcı politikalara bir an önce son verilmelidir.
Tartışma toplatılarının beşincisinde eleştirel psikoloji perspektifiyle nasıl araştırma yapılabileceğini konuşacağız.
14 Aralık'ta yaptığımız toplantıda bir araya gelmenin yöntemleri üzerine konuştuk. Başlangıç olarak bir web sitesi oluşturulmasına karar verdik.
Taş Dile Geldiğinde kitabının yazarı ve TODAP üyesi Sedat Yağcıoğlu ile düzenlenecek söyleşinin duyurusunu burada bulabilirsiniz.
Bir aradayız! Bir arada doğayı, emeği, İstanbul’u ve Marmara’yı savunuyoruz!
Kapitalizm, paternalist kurum ve ilişkilerle de bütünleşerek çocukluğun içinde deneyimlendiği koşullar ve çocuklar üzerinde çok sayıda olumsuz etkiye neden olmaktadır.
Kız çocuklarının evlendirilmesine göz yummak, evlilik içi tecavüze uğramalarına seyirci kalmak demektir.
Verilen psikoloji eğitiminin içerik ve/veya yöntemine dair rahatsızlık taşıyan, bunu değiştirmek isteyen, İstanbul'daki tüm psikoloji öğrencileri ilk buluşmamıza davetlidir.
PÖMYAP 1. Meslek Yasası Çalıştayı'nın programını burada bulabilirsiniz.
Lisans eğitiminin sorun ve ihtiyaçlarının, daha geniş katılımlarla ve daha üretici ortamlarda tartışılmasının anlamlı olacağını düşünüyoruz.
Psikolog ve psikolojik danışman arkadaşlarımıza bir açık toplantı çağrısı daha yapıyoruz.
20 Kasım Çocuk Hakları Günü vesilesiyle yapılan açıklamayı burada bulabilirsiniz.
Bugünden, bu andan başlayarak bulunduğumuz her alanda çocukların hakları için, çocuklarla birlikte mücadele etmek, tüm kurum ve kişiler için önemli bir sorumluluktur.
Psikoz tanısı almış ya da alabilecek kişilerin durumunu tartışmak psikologlar ve psikoloji öğrencilerinin bu durum hakkında ne yapabileceği üzerine de düşünmeyi içeriyor.
Türkiye'de Çocuklar İlişkin Sorunlar ve Alternatif Politika Arayışı Uluslararası Sempozyumu - 29-30 Kasım, Malatya
Özel eğitim alanında bir dayanışma ağı oluşturma fikrini ve biçim önerilerini birlikte konuşabilmek için sizleri toplantıya davet ediyoruz.
Psikolojide pozitivist araştırmanın nasıl yapıldığını ve buna yönelik eleştirileri tartışıyoruz.
Hem Işıklar Maden Ocağı’nda hem Ermenek Kömür Ocağı’nda denetlemeler 2 hafta önce yapılmıştır, peki nasıl madenler çalışmaya açılmıştır?
Validebağ direniyor! Tüm İstanbul’u yaşamı, kentimizi ve demokratik haklarımızı savunmaya çağırıyoruz!
Toprağını ve yaşamını savunan halkın, kapitalizmin en vahşi hallerinden birine maruz kalmasına tanık oluyoruz.
Onur Yaser & Hatice Can’larımız için Adalet Platformu'nun çağrısını paylaşıyoruz.
Boğaziçi Soma Dayanışması tarafından 24-25 Ekim'de düzenlenecek olan sempozyumun programını burada bulabilirsiniz.
10-11 Ekim 2014 -
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu
28 Haziran-31 Ağustos tarihleri arasında Soma'da yürütülen çalışmanın raporunu aşağıda ve ekte bulabilirsiniz.
KESK ve DİSK'in eylem ve dayanışma çağrısını destekliyor, 9 Ekim'de yapılacak eylemlere ses vereceğimizi duyuruyoruz.
We feel greatly worried about the silence regarding the ongoing war in Kobanê, maintained both by the public and by the State of Turkey.
Savaşın Karşısında, Yerinden Edilen ve Direnen Halkların Yanındayız!
Kobane’de süren savaşa karşı Türkiye Devleti’nin ve kamuoyunun sessiz tutumundan dolayı büyük bir endişe duymaktayız.
26-27-28 Eylül tarihlerinde ODTÜ'de düzenlenecek olan IV. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu'nun programını burada bulabilirsiniz.
"Sosyal İnşacılık" ve "Rölativizm" (Görececilik) konularını tartışıyoruz.
23-26 Ağustos tarihleri arasında bölgeye giden TODAP ekibi ve hâlihazırda bölgede bulunan arkadaşlarımız tarafından paylaşılan gözlemleri sunuyoruz.
Bizler, insan, toplum ve tüm canlıların yanında durarak savaşın karşısında konum alma duruşunu sahipleniyor ve bunu devam ettirmenin ve korumanın önemine inanıyoruz.
IV. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu'nun programı 8 Eylül'de açıklanacaktır. Bilginize sunarız.
Acil ihtiyaçların giderilmesi için düzenlenen kampanyaların bilgilerine bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
İndirgemeci ve damgalayıcı bir yaklaşımla kullanılan psikoloji bilgisinin ne kadar tehlikeli olabileceğini biliyoruz.
Direnişten önce nasıldık, sonrasında nasıl olduk? Bu soruları henüz Gezi Parkı’nın içindeyken park sakinlerinin aktardığı ifadeler üzerinden düşünmeye çalışacağız.
Kemal Gömi, ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsü olduğu için hakkındaki raporlara ve defalarca basına yansıyan hastalığına rağmen infazı ertelenmiyor veya aftan yararlandırılmıyor.
TODAP İstanbul olarak düzenlediğimiz tartışma toplantılarının ikincisinde "Post-Pozitivizm" ve "Eleştirel Gerçekçilik" konularını tartışıyoruz.
IV. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu için bildiri özeti gönderme tarihi 31 Temmuz'a uzatılmıştır.
TODAP İstanbul olarak düzenlediğimiz tartışma toplantılarının ilkini "Pozitivizm" konusu ile başlatıyoruz.
20 Temmuz’da kadın cinayetlerine karşı isyanımızı haykırmak için ev işi, çocuk bakımı dayatmalarına da kulak asmadan sokaklara çıkıyoruz!
IV. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu ile ilgili güncel bilgilere buradan ulaşabilirsiniz.
Bir önceki çağrı metninde verilen e-posta adresi hatalıdır. Bildiri özetlerinin elestirelpsikoloji2014
@gmail.com adresine gönderilmesini rica ederiz.
Etkinlik programını paylaşıyoruz.
‘Kent savunucularını değil,katilleri yargıla!’ demek için 12 Haziran’da İstanbul Adliyesi’nde olacağız!
TODAP Kadın Komisyonu'nun da imzacıları arasında yer aldığı açıklamayı paylaşıyoruz.
Biz burada iş barışına ve çalışma özerkliğine daha çok müdahale, hekim odaklı bir bakış açısı, meslekler arası ve meslek içi hiyerarşiyi körükleyen bir anlayış ve niteliksizleştirme görüyoruz.
Eşit, özgür ve adil bir dünyada yaşama mücadelesinde taraf olduğumuzu bir kez daha duyuruyoruz.
Hayvan Koruma Kanunu'nda yapılması planlanan değişikliklerle ilgili TODAP üyeleri Özge Kanlı, Umut Şah ve Burcu Çolak tarafından yazılan metni aşağıda paylaşıyoruz.
Ne arkadaşlarımızı ve sınıf kardeşlerimizi unutuyor, ne de insanlardan ve tüm canlılardan yana bir kent, bir çalışma, bir düzen hayalimizden vazgeçiyoruz.
İyileşmenin ancak ve ancak hakikatin ortaya çıkarılması, adaletin sağlanması ve benzer olayların gelecekte gerçekleşmemesi için gerekli adımların atılmasıyla mümkün olacağına inanıyoruz.
Üyesi olduğumuz komite tarafından yapılan açıklamayı paylaşıyoruz.
Biz de sınıf dayanışması içerisinde bu politikalara karşı tüm gücümüzle mücadele içinde olmaya devam edeceğimizi beyan ediyor ve herkesi dayanışmaya çağırıyoruz.
10-11 Mayıs'ta yapılmış olan Çocuk Cezaevleri Kapatılsın Girişiminin Mersin Toplantısı Sonuç Bildirgesine buradan ulaşabilirsiniz.
Son duruma dair yapılan açıklamayı paylaşıyoruz.
26-27-28 Eylül 2014 tarihlerinde dördüncüsü düzenlenecek olan Eleştirel Psikoloji Sempozyumu'nda sunulacak bildiriler için yapılan çağrıyı burada bulabilirsiniz.
10-11 Mayıs 2014 tarihlerinde Mersin'de düzenlenecek olan panelin programını burada bulabilirsiniz.
Taksim başta olmak üzere 1 Mayıs'ta Alanlardayız! Di 1'ê Gulanê de em li qadan in, bi taybet jî li Taksîmê!
Psikologların Mesleki Hakları ve Meslek Yasası sunumuyla biz de oradayız.
İ.Ü. Psikoloji Bölümü Sosyal Psikoloji Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen toplantının programını burada bulabilirsiniz.
Başka bir çalışma, bilim ve uygulama alanı, başka bir meslek örgütü, başka bir dünya mümkün.
Bilgi Asistan Dayanışması tarafından kaleme alınan bildiriyi sizlerle paylaşıyor, kendileriyle dayanışma içinde olduğumuzu vurguluyoruz.
Katılımcısı olduğumuz 'Denetimli Serbestlik Uygulamasinda Sivil Toplum Örgütlerinin Ve Üniversitelerin Rolü Çalıştayı' nın programını buradan bulabilirsiniz.
Berkin Elvan'ın ölümü karşısında çok üzüntülüyüz ve çok öfkeliyiz.
Birinin işkencecileri ve onları koruyanlar ile ötekinin katili ve onu koruyanlar ise ortaya konan bir mahkeme parodisinden ufak tefek sıyrıklarla kurtuldular.
PDİAD ve TODAP ortaklığında Gezi Direnişi ile ilgili bir dizi etkinlik gerçekleştirilecektir.
Tüm üniversite akademisyenleri, çalışanları ve öğrencileriyle dayanışma içinde olduğumuzu ilan ediyoruz.
Eş zamanlı olarak 12 şubat 12.30'da Ankara, İzmir, Diyarbakır, Mersin, İstanbul Ceza İnfaz Kurumları önünde yapılan basın açıklamasına buradan ulaşabilirsiniz.
Aşağıda Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak 2012 yılının Ocak ayı ile Aralık ayı arasında yaptığımız işlerin listesini bulabilirsiniz.
Prof.Dr.Selçuk Candansayar ile yaptığımız Ruh Sağlığı Alanında LGBT Bireylerle Çalışmak konulu söyleşi notlarına buradan ulaşabilirsiniz.
18. Ulusal Psikoloji Kongresi yaklaşırken Türkiye'deki psikoloji
kongreleri hakkındaki bazı fikirlerimizi sizlerle paylaşmak istiyoruz.
İlk dilekçelere gelen cevabın bir çözüm sunmadığını düşündüğümüz için Van Valiliği'ne ikinci bir dilekçe yollama kampanyası düzenliyoruz.
Psikolog Hakları Danışma Birimi’ne ulaşmak için danışmak istediğiniz konuyu e-posta yoluyla iletmeniz yeterlidir.
“İşkence Alanı Sokaklar: Toplumsal Olaylarda Kolluğun Zor Kullanımı, Etkileri ve Sonuçları” başlıklı forum/sempozyuma herkesi bekleriz.
Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği konusunda alınan başvurularda dikkat edilmesi gereken noktalar üzerine Prof. Dr. Selçuk Candansayar ile yapacağımız söyleşiye sizleri de bekliyoruz.
Haber doğru ise, bahsi geçen psikologun, istismar olayından çocuğun sorumlu olabileceği gibi yanlış bir algı oluşmasına katkıda bulunduğu görülmektedir.
Depremzedelerin taleplerinin yerine getirilmesi için 17 Aralık Salı günü saat 13.00 ile 17.00 arasında Van Valiliği'ne dilekçe yollama kampanyası düzenliyoruz
Uludağ Üniversitesi Psikoloji Topluluğu tarafından düzenlenen "Psikoloji Neler Söylüyor?" etkinliğinin programını burada bulabilirsiniz.
BİRLEŞMEK, ÖRGÜTLENMEK ve “İSTANBUL BİZİMDİR” DEMEK İÇİN 22 ARALIK’TA KADIKÖY’DE BULUŞUYORUZ!
Dernek üyesi Baran Gürsel'in "Odalaşmak İsteyen Psikologlar Facebook Grubu, Psikologların Proleterleşmesi ve Federasyona Dair Düşünceler" başlıklı yazısını aşağıda bulabilirsiniz.
F Tipinde Tecrit Bir İnsanlık Suçudur!
Kemal Gömi’nin Af Hakkı Tanınmalıdır!
Psikoloji alanında söz söyleyenlerin yaklaşımları değişmedikçe psikoloji bu vicdan sisteminin işlerliğine katkı sağlamaya devam edecektir.
Serdar Değirmencioğlu Görevine İade Edilmelidir!
Sen bize “ hiçbir şeyi unutamayız, herkes her şeyi hatırlamalı” dedin ya; biz de sana “ umudunu kaybetme, direncini düşürme, yalnız değilsin” demek istedik.
Trans Erkeklerin Bilgi Edinme Hakkına TİB'den Gelen Sansür Blogun Zaferiyle Sonuçlandı.
Biz Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak cinsel istismara karşı devlet-erkek dayanışmasına ve güvencesizliğin yarattığı haksız işten çıkarılmalara karşı tepkimizi ortaya koyuyor, kamuoyunu bu konuda bilgilendirme görevimizi yerine getiriyoruz.
Artık dayanışma ve paylaşımı arttırmanın farklı yollarını bulmanın zamanı geldi. TODAP İstanbul olarak, alanı, imkânları ve sınırlarıyla daha yakından tanımak, alandaki düşünme ve uygulama biçimlerine dair fikirler edinmek için bir deneyim paylaşımı forumu düzenliyoruz.
Derneğimiz üyelerinden İpek Demirok, Ayten Deniz Tepeli ve Büşra Yalçınöz tarafından kaleme alınmış ve Teorik Bakış dergisinin Eylül 2013 sayısında yayımlanmış "Bağzı" Psikoloji Söylemlerine Gezi'den Bir Bakış yazısını burada bulabilirsiniz.
Gezi Parkı'nda düzenlenen ve insanların direnişten önce ve parkta neler hissettiğiyle ilgilenen atölyenin raporu Gezi Direnişi ve Eleştirel Psikoloji Çalıştayı'nda Eser Sandıkçı tarafından sunulmuştur.
Biz bugün sokaktayız, çünkü sokağa çıkmadığımız zaman son umut da kayboldu sanılır diye korkuyoruz. Yoruluyor ve tükeniyor olsa da her gün yeniden, dünya sizden ve sizin hırslarınızdan ibaret değil, biz de buradayız ve kaybolmadık sizin aranızda demek için, sokaktayız, ses çıkarıyoruz, nefes alıyoruz.
Gezi Direnişi'ne yönelik anaakım psikolojik söylem ve müdahaleleri tartışmak ve alternatif psikolojik söylem olanaklarını hep birlikte düşünmek, değerlendirmek ve üretmek amacıyla düzenlediğimiz Gezi Direnişi ve Eleştirel Psikoloji Çalıştayı'na hepinizi bekliyoruz.
Psikologlar Savaş Değil Barış İstiyor!
TODAP Kadın Komisyonu Eleştirel Psikoloji ve Feminizm oturumuyla İktidar ve Dayanışma temalı 8. Karaburun Bilim Kongresi'nde olacak.
Kadıköy Yoğurtçu Parkı'ndan Taksim Gezi Direnişi’ne duygu ve düşüncelerimizi aktarıyoruz.
Meslek tanımsızlığı ve unvan belirsizliği, psikologlar ve psikoloji öğrencileri için güvenceli çalışma ve toplum yararına nitelikli hizmet sunabilmenin önündeki önemli engellerden biridir. Bu soruna karşı mücadele büyüyerek sürüyor.
Yeni mezun arkadaşlarımızın da aramıza katıldığı bu dönemde, biz psikologların tanımsız ve güvencesiz koşullarda çalıştığı alanlardan biri olan psikoteknik değerlendirmede yaşanan bazı sorunlardan bahsetmek faydalı olacaktır.
Toplumsal muhalefetin, Gezi Parkı Direnişi’nin ve mesleki haklar mücadelesinin her zaman oldukça önemli bir bileşeni olmuş olan TMMOB’ye yönelik bu saldırı hiçbir yönüyle kabul edilemezdir. Biz bir meslek örgütü ve demokratik kitle örgütü olarak TMMOB ile her zaman dayanışma içerisinde olacağımızı bildiriyor ve TMMOB’ye karşı yapılan bu saldırıyı kınıyoruz!
Herkes farklı şekilde, farklı deneyimler yaşadı bu süreçte. Bu atölyede amacımız direnişe katılımınız ne düzeyde ve ne şekilde olursa olsun ne yaşadığınızı konuşmak. Ne zaman, nerede, nasıl, kiminle, ne şekilde, ne hissettik, ne düşündük, nasıl davrandık? Gelin birlikte konuşalım, paylaşalım. Birlikte güçlenelim.
Ulaş Başar Gezgin'in 27 Haziran 2013'te Bianet.org'da yayınlanan "Gezi'nin Psikolojisini Anlamak: İçeriden ve Dışarıdan Bakışlar" adlı yazısını aşağıda paylaşıyoruz.
Üyemiz Baran Gürsel'in Kampfplatz dergisinde yayınlanan Sınıf ve Psikolojisi İlişkisini Yeniden Kurmak adlı yazısını aşağıda paylaşıyoruz.
Bizler, Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak adaletsiz, eşitsiz ve baskıcı bu sisteme karşı mücadele etme yönündeki irademizi bir kez daha ortaya koyuyor, ruh sağlığı çalışanları olarak hem yası hem de isyanı sahipleniyor ve herkesi Gezi Parkı Direnişi'nin yarattığı ruhla birlikte omuz omuza mücadele etmeye davet ediyoruz.
Meslek tanımsızlığı ve unvan belirsizliği, psikologlar ve psikoloji öğrencileri için güvenceli çalışma ve toplum yararına nitelikli hizmet sunabilmenin önündeki önemli engellerden biridir.
Kadın Komisyonu’nun amaçları şunlardır:
· Mesleki bilgi ve pratiklerin, feminist metodolojinin bize sunduğu yöntemsel zeminin de katkılarıyla, toplumsal cinsiyet açısından analizine ve yeniden inşasının örgütlenmesine öncülük etmek
Alanda uğradığımız hak ihlallerinin, karşı mücadelemizi geliştirmediğimiz sürece devam edeceğine ve psikologlar olarak bir araya gelerek, yeni mücadele ve dayanışma yolları bulacağımıza inanıyoruz.
Geçtiğimiz 10 yıl içerisinde psikiyatriye ve klinik psikoloji literatüründen pek çok kavram büyük bir hızla günlük hayatımızın bir parçası haline geldi. Öyle ki artık pek çok insan kendinin ya da çevresindekilerin depresif, manik depresif, şizofren, çok kişilikli, antisosyal veya en nihayetinde “deli” olduğuna ilişkin, kimi zaman şakayla karışık, çıkarımlarda bulunabiliyor.
Hastanelerde, danışmanlık merkezlerinde, okullarda,devlette, özelde bizler güvencesiz çalışan, işsizlik ve baskıyla "terbiyeedilen" birer işçiyiz, emekçiyiz ve çıkarlarımızın da işçi sınıfının çıkarı olduğunu biliyoruz.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Kadın ve Aile Sağlığı Merkezleri'nde çalışan 72 psikologdan 55'i 2010 yılının Ocak ayı itibariyle işten çıkarılmıştır. KASM'de çalışan psikolog arkadaşlarımız belediye tarafından bir taşeron firmanın altındaki başka bir taşeron firma tarafından iş güvenceleri olmadan istihdam edilmekteler.
Yaşasın örgütlü mücadelemiz!
Belediyede taşeronlaştırmaya son!
Belediyede, Tekel'de, her yerde direnen işçiler kazanacak!
Eleştirel Psikologlar ve Psikoloji Öğrencileri'nin ilk açıklamasıdır. Açıklama 5 Ekim 2008'de yapılmıştır.
Psikoloji toplumsal ve nesnel etkenlerin gizlendiği bir görünüşün pozitivist şemalarla ifade edilme pratiği haline geldi. Bu durumu anlamlandırabilmek açısından bu kitap elzem bir okuma olabilir diye düşünüyorum. Alt başlığı ‘Adlerden Laing’e konformist psikolojinin elştirisi’ olan bu kitapta Jacoby, Freud’un devrimci yönünün unutturulmasını psikolojinin konformist bir anlayışla kurgulanmasına dayandırıyor ve bu durumun sonuçlarına dikkati çekiyor. Jacoby aslında bir tarihçi, ama bu kitabın derdi psikanalizin tarihsel gelişimini anlatmak değil. Psikanalizin, daha çok da marksizmi ve psikanalizi yan yana getirmeye çalışan kuramların konformizme yenik düşme sürecini anlatmak. Temel argüman şu: psikanalizi unutmayı seçtik çünkü psikanaliz rahatsız ediciydi.
Politik kimlikler hakkında psikolojiden yola çıkarak konuşanlar, çok sefer iki kavşaklı bir yolun ağzındadırlar. Ya psikolojinin “bilimselliği”nden yararlanarak, politik kimliklerin nasıl sağlıklı bir olgu olarak, hoşgörülü ve barışçıl bir şekilde inşa edilebileceğinden bahsederler; ya da politik kimlerin “doğallığı”nın psikoloji tarafından nasıl ispat edildiğini iddia ederler. Kapitalist akıl kadar doğal bir şey yoktur, diyebilirler; çünkü evrim bizi rekabet etmeye hazır yaratmıştır. Ya da, bu hırslı dünyada insan kalmanın en doğru ve doğal yolu, “değerlerimizi” muhafaza etmekten geçer; çünkü diğer her türlü oluş biçimi şiddeti, reddetmeyi ve değerlerimize karşı gelmeyi gerektirir. İnsan doğasındaki iyilik, kötülük, yardımlaşma, rekabet ve şiddet üzerine alternatif görüşler içeren yeni kitaplar yayınlandıkça; (Frans De Waal’in İçimizdeki Maymun’u gibi) bu konuda atıp tutmanın bu kadar kolay olmayacağını umut etmek, “iyimserlik hastalığı”na yakalananları (ne mutlu ki!) hasta tutmaya devam ediyor.
Bizler 28 Mart 2006, 14 Temmuz, 20 Ekim 2008 ve farklı tarihlerde
14.05.2009 Persembe gunu, 4. Uluslararasi Homofobi Karsiti Bulusma bunyesinde, ODTU Kampusu Fizik Bolu P2 amfisinde gerceklestirilen Elestirel PsIkoloji Atolyesi oncesinde, ODTU Kampusu Eskisehir Yolu girisi olarak da bilinen A1 numarali girisinde, atolye yurutucusu arkadasimiz PsIkolog Yasemin Mert’e, ODTU Guvenlik Birligi tarafindan zorluk cikarilmis, arkadasimizin adi listede olmasina ragmen iceriye alinmamis, arkadasimizin hakli iceri girme talepleri karsisinda OGB’nin sert tavri artmis ve cikan arbedede arkadasimiz yaralanmistir. Saat 13.00 civarinda, atolye hazirlik calismalarini yapmak icin kampuse gelen arkadasimizdan, kampuse girebilmesi icin guvenlik gorevlileri tarafindan akademik yazi getirmesi gerektigi belirtilmis, arkadasimizin etkinligin akademik bir kuruma bagli olmadigini ve isminin kendilerine verilmis olmasi gerektigini belirtmesine ragmen, guvenlik gorevlileri isim listesini kontrol etmeden keyfi olarak girisine izin vermemislerdir. Bunun uzerine, kampuse girmek uzere olan bir arabaya binmek isteyen arkadasimiza guvenlik gorevlisi hizlica kapiyi carpmis ve bu esnada arkadasimizin eli yaralanmistir. Bunun uzerine sIkayette bulunacagini belirten arkadasimizin talebine ragmen jandarma bolgeye cagirilmamis ve suc duyurusunda bulunmak uzere arkadasimiz bizzat ODTU Jandarma Karakoluna gitmis ve gorevliler hakkinda suc duyurusunda bulunarak zabit tutturmustur. Daha sonra Adli Tip’tan rapor alan arkadasimiz, savciliga suc duyurusunda bulunacaktir.
Konuşmacı: Doç. Dr. Serdar Degirmencioglu
Psikoloji, politik ve tarihseldir. Elestirel psikologlar, bu gercekliklerden yola cikarak, esitlik ve haklar temelinde, her turlu ayrimciliga karsi bir hatta, ozgürlesmeci ve cogulcu toplumsal bir psikoloji teorisi ve pratigi yaratmayi hedefler.
Milgram’ın yaptığı “otoriteye itaat” deneyi ilgi çekici bulgulara sahiptir: Rasyonalitesi ve tekilliği öne çıkarılagelen bireyin, aslında çevresel faktörlerin derin bir biçimde etkilendiğini ortaya koyar deney. Şiddet eğilimi ya da psikopatolojik özellikler göstermeyen bireyler, bir otorite figürünün yönlendirmesiyle masum birine öldürücü derecede şoklar uygulamaktan çekinmemişlerdir. Deneyin sorduğu soru; insanların günlük hayatta yapmayacakları ya da yapmayı reddettikleri davranışları otorite altında gerçekleştirip gerçekleştirmeyecekleriydi. Bununla beraber, bulguları bireyin ‘itaat etme potansiyeli’ ya da ‘uyum ihtiyacı’ olarak değerlendirenler de oldu. Ancak bu değerlendirme; bireyin deney koşullarındaki davranışı “doğal” bir şeymişçesine görüyor; toplumsal süreçleri ya da otorite ile birey arasındaki ilişkilerin büyük bir kısmını belirleyen tarihsel koşulları hesaba katmıyordu.
Buluşma: 10:00 Ankara Garı Önü
Son günlerde mail listelerinde dikkati çeken "Eğitim Kurumunda Cinsel İstismar" olayı hepimizde büyük bir öfke yaratmış ve bu tip olaylardaki mesleki ve etik sorumluluklarımıza ilişkin bir tartışma başlamasına yol açmıştır. Farkındayız ki kadınlar, çocuklar, engelliler, yaşlılar gibi toplum içerisinde dezavantajlı konumlarda kalabilen gruplar; söz konusu ihmal ve istismara daha açık olabilen öğretmen-öğrenci, doktor-hasta, psikolog-danışan gibi ilişkiler olduğunda daha da fazla ihmal, istismar ve kötü muameleye maruz kalma riski taşımaktadırlar.
İnsan biriciktir. Kendisine, ötekilere ve doğaya zarar vermesi,hatta bunu rasyonel olanın meşru alanına sığınarak yapması ile biriciktir. Uygarlaşan insanın yarattığı pratiklerden biri olan terapiile bu biriciklik yeniden üretilir ve hakim ideolojinin kurguladığınormlara sıkıştırılan birey yüceltilmeye devam edilir.
Psikologlar ve psikoloji öğrencileri olarak güvenceli çalışma ve meslek hakkımızı savunmak için sokağa çıkıyoruz!
Bir ay önce başlayan ve kısa sürede tüm ülkeye yayılan Gezi Parkı Direnişi oldukça şiddetli polis müdahaleleriyle karşılaştı ve karşılaşmaya da devam ediyor. Direnişin Lice’de yaşanan devlet terörüne yönelik protestolarla birleşmesi ve Kürt halkının çözüm taleplerini dile getirmek için sokağa çıkmasıyla birlikte polis, şiddeti hız kesmeden devam ettirmektedir. Bu, onu kanıksadığımız anlamına gelmese de, Türkiye’de muhalif ve/veya ayrımcılığa uğrayan, ezilen kesimlere yönelik polis şiddetinin bizlere tanıdık olmadığını söyleyemeyiz. Bununla birlikte bu süreçte dikkatimizi çeken şeylerden biri, polis şiddetine çeşitli mecralarda değinilirken, şiddetin polislerin çalışma koşulları ve bundan kaynaklanan ruhsal/zihinsel durumları ile beraber ele alınması oldu.
Gezi Parkı'nın park olarak kalması için başlayan eylemler, karşısında polis şiddetini bulmuş ve bunun sonucunda eylemler tüm ülkeye yayılarak polis şiddeti ve baskı politikalarına karşı bir direnişe dönüşmüştür. Bu eylemler Gezi Parkı ve Taksim Meydanı'nda devlet terörünün bir süre durmasını sağlayarak insanları Gezi Parkı'nda kolektif bir yaşam ve barış içinde birlikte yaşama deneyiminin zenginliğinde buluştururken polis şiddeti çoğu ilde devam etmiş, hak arama ve protesto özgürlükleri kısıtlanmış, gözaltılar, tutuklamalar bunlara eşlik etmiştir.
İstanbul içerisinde hepimizin sayılı nefes alma yerlerinden biri olan Gezi Parkı'nın sermayenin talanına teslim edilmesinin ardından ağaçların kesilmesiyle başlayan protesto eylemleri ve direniş büyüyerek tüm Türkiye'ye yayıldı. Talepleri için sokağa çıkanlar, karşısında polisin oldukça sert müdahalesini buldu. Kararlı bir direniş ve dayanışma sonucunda Gezi Parkı'nın kapıları halka açıldı. Eylemler ve talepler burada bitmedi. Tüm Türkiye'de hükümet politikalarının ve artan devlet şiddetinin protesto edilmesine dönüşen eylemlere karşı uygulanan polis şiddeti ve yıldırma politikası sürmektedir. Her türlü basın açıklaması yapma ve toplanma özgürlüğünün askıya alındığı, taleplerin ve tepkilerin görmezden gelindiği, ciddi bedensel ve psikolojik yaralanmaların yaşandığı korkutucu bir süreç hükümet ve emniyet güçleri tarafından devam ettirilmektedir.
Türkiye, savaş söyleminin, açık ya da örtük düşmanlaştırma ve hedef göstermenin, öfke ve nefretin sıklıkla toplumsal yaşama hâkim kılındığı bir ülkedir. Bu söylem ve bu söylemin kurduğu politikalar bugüne kadar birçok olayın doğrudan sorumlusu olmuştur. Bugün Reyhanlı’da insanların katledilmesi de açık savaş politikalarının ve kışkırtıcı dış politikanın sonucudur. Bir yandan ülke içerisinde toplumsal barışı tesis etme iddiasını taşırken, diğer yandan nefreti ve savaşçıl siyaseti sürdüren hükümet bu şiddetin başta gelen sorumlusudur.
14 Mayıs'ta Ankara'da* ve 18 Mayıs'ta İstabul'da** yaptığımız basın açıklamalarının metinlerini aşağıda bulabilirsiniz.
BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan tarafından 16.05.2013 tarihinde TBMM'de verilen Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ve Psikolog Meslek Kanunu'na Dair Kanun Teklifini aşağıda bulabilirsiniz.
14 Mayıs'ta TBMM'nin önünde Meslek Yasası talebiyle yaptığımız basın açıklamasından sonra aşağıda bulabileceğiniz ve Derneğin Tanıtımını, Kanun Değişikliği Önerimizi, Meslek Yasası Gerekçelendirmemizi, Meslek Yasası Önerimizi ve Hak İhalleri Anketi Raporunu içeren DOSYA ile milletvekilleriyle görüşmeler yapılmış, meslek yasası talebiyle toplanan 1780 imza meclise teslim edilmiştir.
Psikologlar ve Psikoloji Öğrencileri 1 Mayıs’ta Alanlarda: Güvenceli Çalışma ve Meslek Hakkımızı Savunuyoruz!
10-11 Mayıs tarihlerinde Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) Fen Edebiyat Fakültesi'nde, Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP), Friedrich-Ebert-Stiftung Derneği ve MSGSÜ Fen Edebiyat Fakültesi tarafından düzenlenen "Sosyal Hizmetleri Yeniden Düşünmek - III" konferansının programını aşağıda bulabilirsiniz.
1 Mayıs, emeğin ve toplumsal muhalefetin dayanışmakta ve mücadele etmekte kararlı olduğunu daha güçlü bir şekilde dile getirdiği, bir araya gelmenin gücünün farkına yeniden vardığı ve her canlı için yaşanabilir bir dünya hayalini kutladığı gündür. Bizler, psikologlar ve psikoloji öğrencileri olarak, bu sene de bu ruhla alanlarda olacağız.
Psikologlar olarak yaşadığımız sorunların önemli bir bölümünün kaynağını mesleğimizin tanımlanmamış olması, görev ve sorumluluklarımızın belli olmaması ve unvanımızın yasal güvence altında olmaması oluşturuyor. Alanda hizmet vermeye hazırlanan, hizmet veren ve bizden hizmet alanların haklarını koruyacak emekten ve toplumdan yana bir meslek yasası ihtiyacı açık bir şekilde önümüzde duruyor.
TBMM'de Pervin Buldan tarafından verilen 2771 sayılı önergede psikologların sorunlarının meclisin gündemine alınması ve psikologlar için bağımsız bir meslek yasası oluşturulması için komisyon kurulması önerileri dile getirilmiştir. Psikologlar ve psikoloji öğrencileri için önem taşıyan bu girişimin meclis tarafından dikkate alınması için Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak bir imza kampanyası başlattık. Toplanan imzalar TBMM Başkanlığı'na iletilecektir.
TODAP Ankara olarak, işlerliğimizi arttırmak ve şimdiye kadar aramıza katılamamış arkadaşlarımıza ulaşmak için 9 Mart 2013 Cumartesi günü saat 15.00'de Eğitim Sen 5 no'lu şubede bir tanışma toplantısı yapıyoruz. Ankara'daki bütün arkadaşlarımızı tanışma toplantısına bekliyoruz.
Bir yanda ataerki, kapitalizm, heteroseksizm, militarizm, ulusalcılık... Diğer yanda “tecavüzü çağıran” kadınlar, depresyon tanısı koyulan işçiler, kimlikleri hastalık kabul edilen translar, “antisosyal” addedilen vicdani retçiler, "taş atan çocuklar"... Herkes için bilgi üreten, tarafsız bir psikoloji mümkün mü? Psikolojinin açıkladığı insan deneyimi, tüm insanların deneyimi mi gerçekten, yoksa belirli bir sınıfın deneyimi mi? Psikolojinin kabul ettiği “insan”a ve deneyimine sığmayanlara ne oldu, ne oluyor? Ve belki de en önemlisi, biz ne yapacağız, kimin için, ne için bilgi üreteceğiz: savaş için mi barış için mi, egemenlik için mi eşitlik için mi?
15-16 Aralık 2012 tarihlerinde İzmir'de gerçekleştirdiğimiz 5. TODAP Genel Toplantısında aldığımız kararla TODAP Kadın Komisyonu'nu kurmuş bulunuyoruz.
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) İstanbul'da kütüphanesini kuruyor, katkılarınızı bekliyor.
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak, psikologların alanda çalışırken ne tür hak ihlallerine maruz kaldığını tespit etmek ve bu ihlalleri görünür kılmak amacıyla Mayıs 2010- Mart 2011 tarihleri arasında yürüttüğümüz Psikologların Çalışma Yaşamında Karşılaştıkları Hak İhlalleri Anketi çalışmasının sonuç raporunu sizlere sunmaktayız.
Psikologların alanda çalışırken ne tür hak ihlallerine maruz kaldığını tespit etmek ve bu ihlalleri görünür kılmak amacıyla Mayıs 2010- Mart 2011 tarihleri arasında yürüttüğümüz Psikologların Çalışma Yaşamında Karşılaştıkları Hak İhlalleri Anketi çalışmasının Sonuç Raporuna aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
Geçen hafta Çağdaş Hukukçular Derneği’nin (ÇHD) Ankara’daki Genel Merkezi’nde, İstanbul Şubesi’nde ve ÇHD üyesi avukatların evlerinde aramalar yapılmıştır. Çağdaş Hukukçular Derneği’ne yapılan baskınlarda birçok avukat gözaltına alınmış, çıkarıldıkları mahkemece 1'i serbest bırakılmak üzere 9’u tutuklanmıştır.
2008 yılında ilk Eleştirel Psikoloji Sempozyumu'nun hemen ardından Eleştirel Psikologlar ve Psikoloji Öğrencileri olarak bir araya gelerek çalışma yapmaya başladığımızdan bu yana epey yol katettik. Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) ismiyle derneğimizi kurmamızı da içine alan süreçte psikolojinin eleştirel teorisini üretmek, psikoloji öğrencileri ve psikologların durumunu anlamak ve haklarını savunmak, toplumsal muhalefete katılmak üzere çok çeşitli çalışmalar yaptık. Bizi bir araya getiren bu çabalar, bizi güçlü bir biçimde bir arada tutmayı sürdürüyor.
Açlık grevleriyle ilgili İzmir'de 09 Kasım, İstanbul ve Ankara'da 11 Kasım'da yapılacak olan basın açıklamalarının duyurusunu aşağıda bulabilirsiniz.
12 Eylül 2012'de Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridin sonlandırılması ve Kürtçe üzerindeki baskıların kaldırılması için başlatılan açlık grevi kırk üçüncü gününe ve dolayısıyla tutuklu ve hükümlülerin sağlığı açısından kritik eşiğe geldi. Burun kanaması, sese karşı aşırı hassasiyet, halsizlik, uykusuzluk, görme ve hafıza kaybı, vücut ağrıları gibi sağlık problemleri yaşamaya başladıkları bildiriliyor. İktidar, eylemcilerin talepleri karşısında suskunluğunu sürdürür ve açlık grevi devam ederse yüzlerce kişinin sağlık ve yaşam hakkının tehlikeye gireceği kesin.
"Trans Kimliklerin Hastalık Tanımından Çıkarılması İçin Uluslararası Eylem Günü" bugün(20.10.2012). TODAP'lı psikologlar ve psikoloji öğrencileri olarak saat 19.00'da Taksim'de düzenlenen eylemde yer alarak, trans kimliklerin hastalık tanımından çıkarılmasına dair verdikleri mücadelede mesleki sorumluluğumuzu yerine getireceğiz.
Aşağıda, Bilgi Üniversitesi Travma Çalışmaları Sertifika Programı üzerine Güneş Sevinç ve Baran Gürsel tarafından yazılmış Psikopolitik Bir Araç Olarak Travma ve Uzmanlaşma; buna cevaben Murat Paker tarafından yazılmış Ezber, Önyargı ve Hakareti Eleştiri Sanmak; Murat Paker'in bu metni üzerine Güneş Sevinç ve Baran Gürsel tarafından yazılmış Murat Paker'in Argümanlarına Dair başlıklı yazıları aşağıda sizinle paylaşıyoruz.
TODAP çeviri ekibi tarafından Türkçe'ye kazandırılan ve Ayrıntı Yayınları tarafından basılan Eleştirel Psikoloji kitabının yazar ve editörlerinden ve bu akımın önemli isimlerinden biri olan aktivist, yazar ve akademisyen Dennis Fox III. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu için Türkiye'ye geliyor.
Diyarbakır'da 15-16 Eylül tarihlerinde gerçekleşecek olan III. Eleştirel Psikoloji Sempozyumuna çok az zaman kaldı.
Diyarbakır'da 15-16 Eylül'de düzenlenecek olan III. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu sırasında konaklama konusunda şehir dışından gelecek katılımcılara yardımcı olması için hazırlanan otel listesi aşağıda yer almaktadır.
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Diyarbakır Belediyesi ve Bağlar Belediyesi tarafından 15-16 Eylül'de Diyarbakır, Sümerpark'ta düzenlenecek olan III. Eleştirel Psikoloji Sempozyumu'nun programı aşağıdadır.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 18 Mayıs 2012 tarihinde yayınlanan Özel Eğitim Kurumları Yönetmeliği’nin “Kurumda psikoloğun görevlendirilememesi hâlinde rehber öğretmen psikoloğun yürüttüğü görevleri yapar. Psikolog ve rehber öğretmene haftada yirmi saati geçmemek üzere destek eğitimi görevi de verilebilir.” şeklindeki 14/2 maddesinin yaratacağı ve hatta yaratmaya başladığı mağduriyetler bir süredir çeşitli mecralarda dile getiriliyor.
Son düzenlemelerle, özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde çalışan psikologların haftalık girebilecekleri ders sayısı, diğer bir deyişle “imza yetkileri” haftada 40 saatten 20 saate indirildi. Bu durum, alanda çalışan psikologların kurumlar tarafından işten çıkarılması, ücretlerinin düşürülmesi gibi yaptırımlarla karşılaşması anlamına geliyor. Özetle, bu düzenlemelerle birlikte rehabilitasyon alanında zaten ucuz olan psikolog emeği daha da değersiz hale getirilmiş oldu.
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak Başbakan ve Hükümetin Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini, Kadın Bedenini, Doğurganlığını ve Cinselliğini Hedef Alan Politikalarına Sonuna Kadar Hayır demek için Kürtaj Yasaklanamaz metninin imzacılarından olduk. İlgili link: http://www.kurtajyasaklanamaz.com/
Psikologlar olarak hepimiz çalışma hayatımızda hak ihlalleriyle karşılaşıyoruz. Bu ihlallerle mücadele edebilmek için çalışma hayatındaki deneyimlerimize farklı bir gözle bakalım istiyoruz.
Aşağıda adı geçen kurumlar tarafından ikincisi düzenlenen İşyerinde Baskı ve Denetim Mekanizmaları: Mobbing başlıklı konferans 10 Haziran Pazar günü Beşiktaş'ta Elektrik Mühendisleri Odası'nda yapılacaktır. Duyurulur.
TODAP Çeviri Grubu'nun kolektif ürünü olan Eleştirel Psikoloji kitabının tanıtım yazısını ve çeviri ekibinin önsözünü aşağıda bulabilirsiniz.
Bizler, hegemonik söylem karşıtı fikirler ve çözümler üretmeye çalışan alternatif bilişimciler; alternatif, sıra dışı, eli klavye değen ve ücretli çalışan herkesi örgütleme perspektifiyle hareket eden bilişim ve iletişim çalışanları; beyaz yakalı emekçiler arasında dayanışmayı ve örgütlenmeyi geliştirmeyi amaçlayan plaza çalışanları; emek, toplumsal dayanışma ve eleştirel psikoloji çevresinde bir araya gelen psikologlar ve sosyal bilimlerin biat etmeyeceğine inanan sosyologlar olarak 1 Mayıs alanında yan yana, omuz omuzayız.
Geçtiğimiz yıl tüm emekçiler gibi psikologların da hak kayıplarına sahne oldu. Bir yıl kadar önce alanda çalışan psikologların ve psikoloji öğrencilerin itirazlarına karşın büyük kısmı akademisyen olan TPD yönetimi ve sağlık alanında neoliberal dönüşümleri hızlandırarak uygulamak görevini üstlenmiş Sağlık Bakanlığı eliyle hazırlanan ve torba yasa kapsamında kabul edilen psikolog ve klinik psikolog ünvanlarını düzenleyen maddeleri tam da 1 Mayıs arifesinde uygulamaya sokularak Sağlık Bakanlığı'nda çalışan psikologlar koşullu olarak sınav ve sertifikasyona mecbur bırakılarak işten çıkarılma tehdidiyle yüz yüze bırakıldı.
12 Eylül darbesinden sonraki 30 yıllık süreçte toplumun hatırı sayılır bir bölümü devlet eliyle yaratılan sistematik baskılara maruz kaldı ve tüm toplum, faili meçhul cinayetler, yargısız infazlar, zorunlu göç ve işkencelere tanıklık etti. Bu travmatik süreçler gündelik hayatın giderek zorlaşmasına, düşünce ve ifade özgürlüğünün baskılanmasına neden olduğu gibi, geleceğe dair tasarımların silinmesine, barış ve güvenlik içinde bir hayat yaşamanın mümkün olduğuna dair umudun giderek zayıflamasına yol açtı. "Toplumsal yas ve travma hali" olarak tarif edilebilecek bu tablo, hayata tutunma çabasına ket vurdu, örgütlenme ve politik eylemlere yabancılaşmayı da beraberinde getirdi.
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak bizim de destekleyicileri arasında yer aldığımız "Sosyal Hizmetleri Yeniden Düşünmek" başlıklı konferansların ikincisi, sosyal hizmetlerin, insan haklarının korunması ve güvence altına alınması bakımından temel bir işlevi olduğunu öne çıkarmak için "İnsan Hakları ve Sosyal Hizmet (ler)" başlığıyla 23-24 Mart'ta yapılacaktır.
Tanışmak, sohbet etmek, dayanışmak amacıyla iki senedir vesile bildiğimiz yeni yılın gelişi bu sefer de yılbaşı buluşmamızın bahanesi. 2011'i kaparken derdimizi anlatalım, ortak dertlerimiz üzerinden sohbet edelim istedik.
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak antikapitalist, antiseksist hatlar çerçevesinde psikologların özörgütünü oluşturma çabasındayız. 2008 yılının Eylül ayında Eleştirel Psikologlar ve Psikoloji Öğrencileri imzasıyla başladığımız bir araya gelme çabamıza bugün TODAP adıyla devam etmekteyiz. Yaptığımız çalışmalar üç eksen üzerine oturmayı hedeflemektedir. Belki de birbirinden kalın çizgilerle ayrılamayacak olan ve bir meslek örgütünün olmazsa olmazları olan bu üç ekseni ve bizim bu eksenlerde yaptığımız çalışmaları şöyle sıralayabiliriz.
Olup biten ortada, liberal demokrasi göçmen sorununu, dolayısıyla ırkçılığı, deliliğe havale ediyor ve kendini modern dünyanın iktidarı olarak yeniden kuruyor. Yırtabiliyor mu? Muamma...
Ulusal Ruh Sağlığı Eylem Planı geçtiğimiz ay Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın katıldığı bir toplantı ile basına ve kamuoyuna açıklandı. Deprem gündemi ve yapılan çalışmalar gündemimizi öncelikli olarak meşgul etmiş olsa da, insan eliyle yaratılan travmanın boyutları ve psiko-sosyal destek çalışmalarının durumu bize bir kez daha ruh sağlığının önemini ve bu alanda toplum temelli bir perspektif geliştirme gerekliliğini hatırlattı.
Her daim psikoloji ogrencileri olarak calismalarimizi, dusuncelerimizi ve elestirilerimizi paylasmak, birbirimizin fikirlerinden ve sorularindan yararlanmak amaciyla duzenledigimiz toplantilarin ucuncusu icin bir araya geliyoruz.
Aşağıda 2008'in Ekim ayı ile 2011'in Aralık ayı arasında Eleştirel Psikologlar ve Psikoloji Öğrencileri, Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği Girişimi ve Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak yaptığımız işlerin bir listesini bulabilirsiniz.
Bildiğiniz üzere, torba yasası kapsamında, bırakalım psikologların ihtiyaçlarına ve bir meslek olarak psikologluğun tanımlanmasına yardımcı olmayı, mesleki yetkinlik ve istihdam anlamında büyük sorunlar yaratabilecek ve soru işaretlerini içinde barındıran kanun maddesi mecliste kabul edilmişti.
Üniversite giriş sınavında psikoloji bölümünü tercih edeceklere açık mektubumuzdur.
Her daim psikoloji öğrencileri olarak çalışmalarımızı, düşüncelerimizi ve eleştirilerimizi paylaşmak, birbirimizin fikirlerinden ve sorularından yararlanmak için düzenlediğimiz açık hava toplantılarının ikincisinin konusu Psikoterapi ve Kitleselleşen Bunalım.
Plato ve Aristoteles’in muhtemelen felsefe konuşuyor oldukları o ünlü agora resmini çoğunuz hatırlarsınız herhalde. O zamanlar akademide dersler yürüyerek yapılır ve özgür düşünce teşvik edilirmiş.Bizler de, her daim psikoloji öğrencileri olarak çalışmalarımızı, düşüncelerimizi ve eleştirilerimizi paylaşmak, birbirimizin fikirlerinden ve sorularından yararlanmak için, Açıkhava toplantıları düzenlemeye başlıyoruz.
Sıkıldık; gerçekten sıkıldık! İstiyoruz ki, arzunun birbirinden yaratıcı formlarını konuşalım, cinselliği anlamak için daha fazla fikir üretelim; ama olmuyor, bırakmıyorlar. Aralarında psikoterapist olduğu iddiasındaki bazı kişilerin ve medyatik bir Psikiyatri profesörünün de bulunduğu bir grup, esasen birkaç cinsel yönelimden sadece biri olan eşcinselliği “hastalık” olarak nitelemek için her fırsatı kollamakta.
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak çalışma hakkımızın ve ulaşılabilir, nitelikli eğitim alma hakkımızın önünde engel teşkil edecek olan kanun maddesi hakkında bir dilekçe hazırlamıştık. 435 meslektaşımızın imzaladığı dilekçeler, bu kanun maddesi ile ilgili Anayasa Mahkemesi'ne itiraz etme hakkı olan ana muhalefet partisi CHP'nin Genel Merkezi'ne tarafımızdan iletilmiştir.
15 Mayıs Platformu tarafından düzenlenen ve bizim de TODAP olarak VİCDANİ RET OLGUSU VE PSİKİYATRİNİN İDEOLOJİK KÖTÜYE KULLANIMI sunumumuzla katkıda bulunacağımız etkinliğin çağrısı ve programını aşağıda bulabilirsiniz.
10 Mayıs meslektaşlarımız tarafından "Psikologlar Günü" olarak kutlanmaktadır. Son yıllarda çalışma alanlarımızda yaşadığımız hak kayıpları ve son olarak da torba yasa vesilesiyle çalışma hakkımızın akademik unvanlar üzerinden özel üniversitelere ve paralı sertifika programlarına devredilmesi, mesleki onurumuzun bir simgesi olan bu günü her senekinden daha anlamlı kılmaktadır.
Geçen 1 Mayıs’tan bu yana psikologlar olarak çalışma alanlarımızda daha çok sorunla yüz yüze gelir olduk. Kapatılan danışmanlık merkezleri ve bir meslek olarak psikologluğun yeniden tanımlanması, alanda çalışanların gündeminin ilk sırasına yerleşti.
Vicdani Retçi Enver Aydemir 24 Aralık 2009 tarihinde gözaltına alındıktan sonra Maltepe Askeri Cezaevinde işkenceye maruz kalmış ve daha sonra Emre İtaatsizlikte Israr ve Firar suçlarından 5 ayrı davada yargılanmıştır. Yargılamasının yapıldığı Eskişehir’de, duruşma sonrası yapılan basın açıklamasından dolayı Halil Savda (Yazar), Mehmet Atak (Oyuncu-yönetmen), Fahri Fatih Tezcan (Yazar), Ahmet Aydemir (Enver Aydemir'in Babası) ve Davut Erkan (Avukat) hakkında Halkı Askerlikten Soğutacak propaganda yaptıkları gerekçesiyle (TCK 318. Madde) iddianame hazırlanmış ve 5 kişi hakkında dava açılmıştır. Davanın ilk duruşması 21 Nisan 2011 Perşembe günü saat 09:30’da Eskişehir 4. Sulh Ceza Mahkemesinde görülecektir.
Homofobiye Karşı Ruh Sağlığı Girişimi, TODAP evsahipliğinde "HETEROSEKSÜEL OLMAYAN BİREYLERE TERÖPATİK YAKLAŞIMLAR" atölye çalışması gerçekleştirecek.
Mecliste görüşülen torba yasanın psikologları ilgilendiren 9. ve 11. maddesinin kabul edilmesiyle yasa Cumhurbaşkanlığının onayına sunulmuştur.
Meclis genel kurulu kararıyla yasalaşma yolunda son dönemece giren son torba yasanın içinde biz psikologlar ve psikoloji öğrencileri için hiç de adil olmayan bir madde de geçiyor. Bu madde yasalaşırsa geleceklerimiz daha da belirsizleşecek. Doğal olarak kafalarımız daha da karışıyor.
Türkiye’de gün geçmiyor ki yepyeni bir ayrımcılık söylemiyle karşılaşmayalım… Eşcinseller, kadınlar, Kürtler, Ermeniler ve daha niceleri üzerinden üretilen nefret söylemlerinin gerek medyada gerekse gündelik yaşamımızda sıkça karşımıza çıkmasından dolayı olsa gerek, artık bu durumu oldukça kanıksamış görünüyoruz. Nispeten göz önünde olan kişilerin bazı çıkışları kimilerimize yer yer “Yok artık, bu kadarı da olmaz!” dedirtiyor, öfkeleniyoruz, belki bu haberleri sosyal paylaşım sitelerinde bu öfkemizi de yorumlarımıza katarak paylaşıyoruz.
Bizler psikologlar, psikoloji öğrencileri ve akademisyenler olarak toplumsal dayanışma ağında yerimizi almak, mesleki ve sosyal haklarımızı korumak, kendini politikadan, üretim ilişkilerinden ve sınıf mücadelelerinden azade gören geleneksel psikoloji anlayışı ile aramıza mesafe koyarak eleştirel ve toplumsal bir psikoloji pratiği yaratmak için TODAP olarak bir araya geldik.
Aşağıda ismi yazılı sendika ve meslek örgütlerinin* çağrıcısı olduğu 3 Nisan'da Ankara'da yapılacak olan güvenceli iş mitingine Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak biz de katılıyoruz. Çoğumuzun büyük bir sorunu olan güvencesiz ve esnek çalışmaya karşı birlikte yürümek için tüm psikologları ve psikoloji öğrencilerini Ankara'ya davet ediyoruz.
Son günlerde basında yer alan, Psikologlara yönelik hak ihlalleri haberleri, TODAP’lı psikologlar olarak, bizleri kaygılandırmaktadır. Meslektaşlarımızın maruz bırakıldığı olaylara ilişkin kaygı verici diğer bir husus da, geçtiğimiz iki ay içinde meydana gelen bu olayların, Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı’na bağlı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) bünyesinde gerçekleşmiş olmasıdır. Yaşanan olayların sıklığı ve niteliği dikkate alındığında, SHÇEK bünyesinde psikologlara yönelik ayrımcı ve şiddet içerikli bir politika güdüldüğü ortaya çıkmaktadır
06 Şubat'ta TODAP olarak içinde bulunduğumuz Meslek Hakkı Platformu, Taksim İstiklal Caddesi'nde bir yürüyüş ve basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasının metni aşağıdadır.
Psikologlara, Psikolojik Danışmanlara, Psikiyatristlere, Psikiyatri Hemşirelerine, Sosyal Hizmet Uzmanlarına, Öğrencilere ve Kamuoyuna Çağrımızdır.
Türkiye’de sosyal bilimler alanında, önemli çalışmaları yapmış, her türlü ayrımcılığı ve dışlayıcı politikaları reddeden antimilitarist, aktivist-sosyolog ve araştırmacı Pınar Selek on iki yıldır süren ve iki kere beraat kararı verilmiş olan davadan tekrar yargılanıyor. “Biat etmeyen sosyal bilimler” için mücadele eden, ezilenlerden, dışlananlardan, toplumda görmezden gelinenlerden yana araştırmalar yapmaya devam eden meslektaşımızın yaşadığı bu akıl almaz süreci endişeyle, üzüntüyle izliyoruz.
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği (TODAP) olarak Cemal Dindar'la bir söyleşi düzenliyoruz. Söyleşimizin başlığı "Psikiyatri ve Psikanalizin Buluştukları Ara Mekan: Bir Meslek İdeolojisi Olarak Sinizm"dir. İlgilenen herkesi bekleriz.
16 Ocak Pazar günü Taksim'de Meslek Hakkı Platformu tarafından gerçekleştirilen basın açıklamasının metni aşağıdadır.
PSİKOLOGLARA, PSİKOLOJİK DANIŞMANLARA, PSİKİYATRİSTLERE, PSİKİYATRİ HEMŞİRELERİNE, SOSYAL HİZMET UZMANLARINA, ÖĞRENCİLERE VE KAMUOYUNA AÇIK ÇAĞRIDIR.
Danışmanlık merkezlerinin kapatılması hak