Erkek Egemen Düzene Karşı Pratiklerimizi Çoğaltmak 

Kadınlara yönelik erkek şiddetinin ve erkek egemen düzenin yeniden üretilmesinin öyle ya da böyle parçası olan erkek özneler olarak, bu şiddetin engellenmesi ve  düzenin, toplumsal cinsiyet eşitliği lehine değiştirilmesi için üzerimize düşenleri yapma konusundaki çabalarımızı tereddütsüz bir şekilde çoğaltmalıyız. 


* Bu yöndeki adımların arasında ilk olarak, meslek alanında, meslek örgütlerimizde, dayanışmacı kurum ve gruplarda ve hayatlarımızın geri kalanında, kadınların ruhsal ve toplumsal hareket alanlarını yok edecek veya sınırlandırılacak söz ve eylemlerde bulunmaktan kaçınmak gelmelidir. Bu tür eylemlerden uzak durmak, birbirimizin böyle girişim ve eğilimlerine karşı eleştirel yaklaşmakla da desteklenmelidir. Kendimize olduğu kadar birbirimize karşı eleştirel tutum geliştirme konusundaki eksikliklerimizin, erkek egemenliğinin, ilişkilerimize yayılma ve sinmesine katkı sağlayacağı, unutmamamız gereken gerçeklerden biridir. 


* Söz ve eylemlerimize yönelik gelecek eleştirilere kayıtsız kalmaktan kaçınmayı ilke olarak benimsemeliyiz. Toplumdaki ayrıcalıklı pozisyonumuzun bizde yaratabileceği tek eğilim, hakim olma eğilimi değil aynı zamanda eleştirileri duymama ve/veya küçümsemedir. Bu nedenle eleştiriye karşı ilk tepkilerimizin bu eğilimden beslenebiliyor olabileceğini aklımızda bulundurmalıyız. 


* Bu çerçevede mesleki, kurumsal, toplumsal, özel, vb. hayatlarımızda kadınların hareket alanlarını kısıtlayacak düşünce, gelenek, arzu ve eylemlerin farkında olmaya çalışmamız kadar, kadınların ve feminizmin ürettiği bilgi ve deneyimleri takip etmek de önemlidir. Bu türden bilgi ve deneyimlerin birikimiyle oluşmuş kurallar, kurumsal organlar, kurullar, komisyonlar, yöntem ve tepkileri keyfi olarak değil zorunlu olarak tanımalıyız. Bilgi ve deneyimlerin aktarıldığı yayınları, siteleri, haberleri, bildirileri ikincil değil sürekli takip edilmesi gereken değil birincil kaynaklar olarak belirlenmeli ve takip etmeliyiz.


* Mesleğimizin, işimizin, uğraşlarımızın dayandığı varsayım, kuram ve pratiklerin erkek egemen ilişkileri yeniden üretme eğilimlerinin üzerine düşünebileceğimiz alanları çoğaltırken aynı zamanda, erkeklik pratiklerimiz üzerine eleştirel düşünme ve onları dönüşüme vesile olacak atölye, toplantı ve etkinlikleri de öncelikli faaliyetlerimiz arasında saymalıyız. 


 Meslektaşlarımızı ve herkesi, kadınların mücadelesinin takipçisi ve destekçisi olurken, kadınların adına konuşmadan yapabileceğimiz şeyler üzerine özenle düşünmeye davet ediyoruz. 


TODAP'tan Erkekler  


Twitter
Facebook
© Copyright 2013 - TODAP