Merhaba,
Psikologlar olarak, genelde kendilerine gelen "hasta" insanları divanlara yatıran, onların iç dünyaları hakkında bilgiççe konuşup bir sürü paralar kazanan insanlarmışçasına resmedilsek de, bu durum resmin çok kısıtlı bir kısmını kapsıyor. Hastanelerde, danışmanlık merkezlerinde, okullarda,devlette, özelde bizler güvencesiz çalışan, işsizlik ve baskıyla "terbiyeedilen" birer işçiyiz, emekçiyiz ve çıkarlarımızın da işçi sınıfının çıkarı olduğunu biliyoruz.
Birçok psikoloji mezununu bekleyen, eğer yüksek lisansa devam etmiyorsa;önce işsizlik, sonra iş ararken ve iş bulunca "ne yapmaya muktedirim" sorusu oluyor. Bu süreçte, "asistanlık" adı altında kölelikten çok farkı olmayan(haftanın 4 günü şuraya gelip şu işleri ya yol ve yemeğini dahikarşılamayacak kadar bir ücrete ya da tamamen ücretsiz yap) öneriler çıkıyor karşınıza. Ya da, "zarar verme" ilkesine bağlı kalmak için kendinizi geliştirmek için çözümler ararken, pahalı eğitimlerle yüzleşiyorsunuz. İnanın ya da inanmayın, psikoloji mezunlarına yarı zamanlı bir iş önerisi olarak 300 TL, meşru bir ücretmişçesine, sanki herhangi biri bu koşullardaçalışabilirmişçesine, ortaya konulabiliyor. Öte yandan mağdurlara veya sıkıntıda olana destek olmayı felsefesi halinegetirmesi gereken sosyal hizmetler özel sektöre devrediliyor. Sonuç, parayı bastıran özel okulu, özel eğitim merkezini açabilir, psikologunu da istihdameder; fiyat kıran, işi kapar.
Psikolojinin ürettiği bilgi, daha fazla kar veya daha fazla tüketim sözkonusuysa, birçok meslek erbabının hayal bile edemeyeceği kadar değerlenebiliyor. Maaş çeki orada bütün dolgunluğuyla psikoloji mezununu bekleyebiliyor; eğer psikoloji mezunu en uygun sloganla en çok tüketimi sağlayacaksa. Ya da, aynı sayıda insanla daha fazla üretim yapabilecekse. Ya da, sömürüyle örselenen ruhları, rehabilite edebilecekse. Ne olursa olsun, karamsar olmak zorunda değiliz yine de. İdin olduğu her yerde ego da vardır demişti zamanında psikanalizin kurucusu. Bir başka düşünürü hatırlatmak da bizden: İktidarın olduğu her yerde direniş de vardır!
Birlikte mücadele edip, bizden çalınan emeğimizi ve zamanımızı geri alabiliriz. Çünkü örgütlenebiliriz, yalnız değiliz, hiçbirimiz!
|