Azınlık, göçmen veya mülteciler için anadil olgusunun hayatın içinde, okulda, terapi odasında veya toplumda nasıl konumlandığını tartışacağız.
21 Şubat 2017
14-16 Ekim tarihlerinde Mersin'de düzenlenecek olan sempozyumun programına ve kayıt formuna buradan ulaşabilirsiniz.
21 Eylül 2016
“Psikoloji Lisans Eğitimi Öğrenci Forumları”nda bir araya geldik. Birinci buluşmayı İstanbul’da ve ardından diğer buluşmaları İzmir, Ankara, Mersin ve yine İstanbul’da gerçekleştirdik.
16 Nisan 2016
Tek ihtiyacımız olan her gecenin bir şafağının olduğunu bilmek...
10 Aralık 2015
Psikoloji lisans eğitimini değerlendirmek, eksik yanlarını tartışmak ve bunlara yönelik öneriler getirmek üzere Mersin Üniversitesi’nde bir araya geldik.
21 Mayıs 2015
ODTÜ'de yapılan 3. buluşmanın raporunu burada bulabilirsiniz.
05 Mayıs 2015
13 Aralık 2014'te İstanbul'da yapılan ilk buluşmanın raporunu burada bulabilirsiniz.
24 Şubat 2015
Kapitalizm, paternalist kurum ve ilişkilerle de bütünleşerek çocukluğun içinde deneyimlendiği koşullar ve çocuklar üzerinde çok sayıda olumsuz etkiye neden olmaktadır.
15 Aralık 2014
Açlık grevleriyle ilgili İzmir'de 09 Kasım, İstanbul ve Ankara'da 11 Kasım'da yapılacak olan basın açıklamalarının duyurusunu aşağıda bulabilirsiniz.
09 Kasım 2012
12 Eylül 2012'de Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridin sonlandırılması ve Kürtçe üzerindeki baskıların kaldırılması için başlatılan açlık grevi kırk üçüncü gününe ve dolayısıyla tutuklu ve hükümlülerin sağlığı açısından kritik eşiğe geldi. Burun kanaması, sese karşı aşırı hassasiyet, halsizlik, uykusuzluk, görme ve hafıza kaybı, vücut ağrıları gibi sağlık problemleri yaşamaya başladıkları bildiriliyor. İktidar, eylemcilerin talepleri karşısında suskunluğunu sürdürür ve açlık grevi devam ederse yüzlerce kişinin sağlık ve yaşam hakkının tehlikeye gireceği kesin.
24 Ekim 2012
12 Eylül darbesinden sonraki 30 yıllık süreçte toplumun hatırı sayılır bir bölümü devlet eliyle yaratılan sistematik baskılara maruz kaldı ve tüm toplum, faili meçhul cinayetler, yargısız infazlar, zorunlu göç ve işkencelere tanıklık etti. Bu travmatik süreçler gündelik hayatın giderek zorlaşmasına, düşünce ve ifade özgürlüğünün baskılanmasına neden olduğu gibi, geleceğe dair tasarımların silinmesine, barış ve güvenlik içinde bir hayat yaşamanın mümkün olduğuna dair umudun giderek zayıflamasına yol açtı. "Toplumsal yas ve travma hali" olarak tarif edilebilecek bu tablo, hayata tutunma çabasına ket vurdu, örgütlenme ve politik eylemlere yabancılaşmayı da beraberinde getirdi.
13 Nisan 2012
Twitter
Facebook
© Copyright 2013 - TODAP